Hangi Gerçekler

Hangi Tanrı?

Ashab’ ın Evlilik Çılgınlıkları

Hep okuruz, Ashab-ı Kiram’ın örnek hayatı vs. diye.
Gerçekten örnek olmuşlar mıdır?
Yoksa birbirlerinin kızlarını alarak bir saadet zinciri mi kurmaya çalışmışlardır.
Forumlarda peygamberin eşlerini, cariyelerini bol bol okuduk. Nerdeyse artık ezbere sayacağız adlarını.

Zamanında ise Hatice anamız, Ayşe anamız diye yutturulurdu hepimize. Sanırdık ki 2 eşi var. Biri ölünce öbürünü almış diye bilirdik. Meğer neymiş Muhammed..
Hala öyle biliyor çok büyük çoğunluk.

Hadi farzedelim ki peygamber koruma için, şefkat için, onore etmek için vs. nedenlerle böyle çok evlendi. Peki ama diğerlerine ne oluyor?

Halife Ömer peygamberin kızının kızını alarak, hem de 60 yaşında ve 12-13 yaşında bir kızı alarak herhalde peygamber sünnetini yerine getirmiş oluyordu.
Ebebekir’in kızı Muhammed’e, Muhammed’in kızı Osman’a, Ömer’in kızı Muhammed’e, Muhammed’in kızı Ali’ye, Ali’nin kızı Ömer’e vs. vs. tam bir cümbüş.

“Ömer adaleti” diye adaleti simgeleştirmiş olan müslümanlar, bu adalet anlayışlarının içinde bu konuyu da kıstas olarak alıyorlar mı acaba? Eminim büyük çoğunluk bilmiyordur.
Bence bu işin içinde başka iş var. Ne olabilir?
Bir insan böyle hassas bir konuda kendini alçaltmaz.
Hele de topluma önder olan, topluma örnek olması gereken insanlar, bir dini temsil eden, dinin başında olanlar böyle toplumun nefretini kazanacakları bir konuda nasıl zaaf içinde olabilirler?
Bu davranışları, küçük kızlara meyilleri Allah’tan mı? Yoksa şeytandan mı?
Ya da nefislerinden mi?
Yoksa peygamberle akraba olmuş olmak için mi?
Cesaretiyle, yiğitliğiyle tanınan Ali nasıl olur da kızını Ömer’e verir?
Bu evlilik Fatma oldükten yıllar sonra gerçekleşiyor. Bu arada Ali kimlerle evlenmiş acaba?
Sanki birisinden cesaret alıp hepsi aynı yolda devam etmiş.
Osman’ın peygamberin 2 kızıyla birden evlenmesi nasıl izah edilebilir?
2 kızkardeşle birden evlilik Kur’an’da yasak olmasına rağmen, peygamberin kızlarını böyle evlendirmesinin mantığı nedir? Allah’tan mı izin aldı bunun için?

Biz bunları yazarken ve sorarken müslüman arkadaşlar gücenecek, rencide olacak diye sıkılırken bu işleri yapanlarda hiç sıkılmak yok muydu?

Hiç mi düşünmediler geleceğin müslümanları bizim bu çılgınlığımıza ne diyecek diye?

Arif Tekin’den:

Kısa tutmak için bir kısmını atlıyorum:

ÖMER KIZCAĞIZIN ETEK ALTINA BAKIYOR
Şimdi yeniden Ali’nin kızı Ümmü Gülsüm’e dönelim: Az önce izahına çalıştığım gibi, Ömer bu kızla evlendiği zaman kızcağız ancak 9–10 yaş civarındaydı. Ömer ise, yaklaşık olarak altmış 60 yaşlarında.

Peki, Hz. Ali nasıl oldu da bu yaştaki çocuğunu Ömer’e verdi?
Olay şöyle gelişiyor: Ömer bir gün Ali’ye, “Kızın Ümmü Gülsüm’ü bana ver ki, Muhammed’le olan akrabalığım daha da pekişsin diyor”

Önce Ali “Kızım hem küçüktür, hem de büyüyünce onu ağabeyim Cafer’in çocuklarından birine vermeyi düşünüyorum” diyerek kabul etmiyor.

Ancak Ali sonunda bir yolu bulunarak bu evliliğe ikana ediliyor. Bunun nasıl olduğu konusunda değişik görüşler olmakla birlikte en akla yakın olanı Ömer’in Halife olarak elindeki gücü kullandığıdır. Güvenilir bazı İslami kaynaklar, Ömer halife olduğu için Ali’yi tehdit ettiğini, bunun sonucu olarak Ali’nin buna rıza göstermek zorunda kaldığını yazıyorlar(3)
Bana göre en mantıklı olanı da budur.

Benzer yorumlar üzerinde durmadan sadece İslam’a göre sağlam diye bilinen kaynaklara bakarak bu olayı aydınlatmak mümkündür. Elimizin altında var olan bu bilgiler, konunun aydınlatılması için yeterli.

Olaya ilişkin İslami kaynaklarda var olan bilgileri kısaca özetleyelim: Ömer Ali’yi ikna edince sıra Ömer’in kızı görmesine gelir. Ali kendisine, “O zaman ben sana kızı bir aba ile birlikte göndereyim; güya sana o abayı hediye ediyorum. Şayet kızı beğenirsen ona, ‘Aba güzeldir, beğendim’ de, ben de onu sana nikâhladım” diyor. Yani, burada kıza bir oyun oynanıyor.

Kız Ömer‘in yanına varınca, Ömer hiç abaya bakmadan direkt olarak kızın fistanını kaldırıp etek altına bakıyor. Onun bu davranışına karşı kız kendisine, “Eğer sen halife olmasaydın burnunu kırardım” diyor ve dönüp eve gelince babası Ali’ye, “Baba sen beni ne kötü bir adama gönderdin! O hiç abaya bakmıyordu; sadece bana bakıyordu ve fistanımı kaldırdı” diye anlatıyor. Ali ise buna karşı kendi kızına, “ Kızım, ben seni onunla nikâhladım, o artık senin eşindir” diyor ve böylece bu zavallı çocuk o andan itibaren Ömer’in hanımı oluyor.

Çoğu kaynaklarda “Kız henüz ergenlik çağına gelmemişti” ifadesi de var. Zaten aşağıdaki kaynakların çoğunda bu ifade vardır. Bu fistan kaldırma, bu senaryo çok vahşi bir olay olduğu için, okuyucunun kafasında şüphe kalmasın diye İslam tarihinde kabul görmüş bir sürü kaynak aşağıya alıyorum(4)

Ayrıca bu evlilik sonucu Ömer’le Ümmü Gülsüm’den Zeyd ve Rukiye adlarında iki çocuk dünyaya geldiğini, aşağıdaki kaynakların tümü yazıyor (5). İşte cahil halkın bilmediği ve adaleti ve kendisine ’Adaletin kılıcı’ dedikleri Ömer böyle bir Ömer’dir işte. Bu, onun halk nezdinde bilinmeyen yönlerinden küçük bir vahşet örneğidir. Çünkü inananların bilmediği buna benzer daha nice vahşet örnekleriyle, dosyaları doludur.

TDV. İslam Ansiklopedisi,12/219;
İbni’l Cevzi, Sıfat-i Safve, 1/152;
Askalani, İsabe, no:5740,11583, Tehzib-i Tehzib, no:2860-12/468;
İbni Abdi’l Berr, İstiab no: 1878, 4057;
Halebi, İnsanü’l Uyun, 3/367;
Zehebi, Sireti Alam..,2/119;
Ali Nasıf, “Tac” Fedail kısmı, dipnotta, 3/378

4) İbni Sad, Tabakat, no: 6420.
Kandehlevi, Hayat-i Sahabe, Ahmet Meylani terc. 3/319 ve devamı Kenz.., 8/291’den alıntı.
Zehebi, “Tarihi İslam” 2/254 Müaviye bölümünde, Sireti Alami Nübela, 2/500-502, el-İber, 1/16.
Prof. İ. Canan, Kütüb-i sitte, 15/527
Askalani, İsabe, no:12233
İbni Beşkeval, Gavamıd.., 2/787..
İbni Abdi’l Berr, no:4204;
İbni Esir, Üsd, no:7578 8-
ibni İshak, terc. Sezai Özel, 311-12 9-
Ömer Rıda Kehhale, Alami Nisa, 4/255
Halit A. Rahman, Mevsuatu Uzemain Havle’r-Resul, 3/2170
Muhibbüddin Taberi, Riyadü’n-Nadre, 2/80… ve Semti Semin, 133
Diyarbekiri, Tarih’ül Hamis, 2/251- 2/284..
İbni Küteybe, el-Maarif, 58..

Buhari, megazi, 22;
Yakubi, 2/40;
Salihi, Ezvaci Nebi, 214;
İbni Esir, el-Kamil, 2/537, 3/54, 3/206;
Ali-Naci Tantavi, 363.
İbni’l Cevzi, Sıfat-i Safve, 1/142,162,2/5, el- Mücteba.., 97;
Semhudi, el-Musannaf..no.10354; Şevkani, Derrü’s-sahabe, 549;
Taberani, Mucemi Kebir, 9/173 Ehli Beyt bölümü;
Taberi Tarihi, 5/19,6/69;
İbni Sad, Tabakat, no; 4620;
Zehebi, Tecrid-i Esma, no:4049;
Endülüsi, Ikdü’l Ferid, 4/365, 6/89..;
İbni Asakir, Tarihi Medineti Dımaşk, 3/179;
İbni Habib, Muhabber, 53,56,101, 399,437…;
Hindi, Kenz. no: 37586 ..;
Hakim Müstedrek, 4/142;
Mahmut Halebi, 125;
Halil Cuma, Nisaü Ehli’l Beyt,659;
M.Sait Mübeyyed, Mevsuat, 188-91;
Beyhaki, Delail-i Nübüve, 7/283;
Hafız Temimi, Kitabü’s-Sükat,2/216 vs

 Antedeipan

66 Yanıt to “Ashab’ ın Evlilik Çılgınlıkları”

  1. gülay said

    Adaletiyle tanıdığımız Hz. Ömere böyle çirkin iftiralar atmaya utanmıyormusun.Etek altından bakan sen ve senin gibilerdir orası kesin. Öyle olmasaydı böyle düşünceleri yazmazdın. Öyle ya insan kendisi neyse karşıdakinide öyle sanır. Öyle sapık fikirler ancak sana aittir. Hz. Ömer cennet ehlindendir. Durma kendini yırt…….

    • fingolif said

      Biz etek bırak etek altından bakmayı, ergenlik çağına girmemiş bir kıza o gözle bakmayız bile. Sapıklıktır bu. Hadi etek olayını geçelim, bu onun 9-10 yaşlarında bir kızla evlenmiş olma gerçeğini değiştirmez.

  2. islamiyetgercekleri said

    Değerli yorumcu. Lütfen ben hadisleri verip yazıyorum. Sende Kuran gibi boş sözler söyleyip duruyorsun. Varsa buna karşı söyleyeceğin belgeli sözün durma yaz.. Gerisi hikaye…

    • mali58 said

      KURAN BOS BIR SOZ OLSAYDI YILLAR ONCESINDEN SOYLENMIS OLUNAN SOZ SIMDI GERCEKLESMEZDIZ.UZAY VE GALAKSI GIBI.GUNES VE EKRAFINDAKI SISTEMLER GIBI.YILDIZLARIN OZELLIKLERI.INSAN VUCUDUNUN YARDILISI VE MUKEMMELLIGI.LUTFEN BUNLARI SOZ ONUNDE ALINDIRALIM VE SONRA YORUMUMUZU YAPALIM

      • fingolif said

        Arkadaşım, o bahsettiğin olayların kuranda geçme meselesi tamamen saptırma.

        Şöyle açıklayayım.

        600lü yıllardayım ben, bir şeyler yazmak istiyor canım. Ne bileyim karıncaları görüyorum filan diyorum ki “küçücük zerreler neler taşıyor”

        sonra hastalık taşıyan virüsler keşfediliyor.

        senin gibi biride çıkıp diyor ki bu adam bunu 1400 yıl önce söylemiş, alın bakın burda yazıyor.

        olay bundan ibaret.

  3. gülay said

    Secde süresi:

    13-Eğer Biz dilemiş olsaydık, her bir nefse kendi hidayetini verirdik. Fakat Benden çıkan şu söz gerçekleşecektir: “Andolsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan (İnkar edenlerle) tamamıyla dolduracağım.”

    Ahzab süresi:
    72-Biz o emaneti göklere, yere ve dağlara arz ettik.Onlar, onu yüklenmeye yanaşmadılar.Ondan korktularda onu insan yüklendi.O gerçekten çok zalim ve çok cahildir.

    Burdan anladığımız gibi dağlar, taşlar bile Allahın varlığından haberdar. Ama maalesef bazı insanlar bazı şeylerde inat ediyor. Sonuçta bizi yaratan Allah ve dönüşümüz onadır. İnsan çok acizdir.

  4. Ayşe said

    İlk ayette Tanrı yemin ediyor. Ne demek Tanrının yemin etmesi.. Yemin gereği Tanrı cehenne mi insan ve cinle dolduracaktır. Tanrı bir yemin ediyor ve bu yemini yerine getirmek için düzen kuruyor. Hak mı bu?

    Aynı ayette Tanrı diliyor. Ne demek Tanrı nın dilemesi. Yine aynı ayette Tanrı kendisi söylüyor Tanrı istemediği için insanların hidayete ermesini dilemiyor…. Dilemek ne demektir?

    Ortalığa bir bakın bir adam Adnan Hoca diye dini kullanıp sapkınlıkları helal kılıyor. İnsanların beyinlerini yıkayıp bilimden uzaklaştırıyor. Bu mu dağın taşın haberdar olduğu Tanrı gerçeği? Sapkınlık içinde insanlar tarikatların elinde. Ülkemiz geriye gidiyor bunlar sayesinde. 7 kiloluk kitap tanesi en az 100 YTL eder dağıtıp bilimin kökünü kurutuyorlar. Sonu ne olacak. Sizin kafir dediklerinizin eline kalacaksınız. Kanser olunca o kitaplar sizi kurtarmayacak.. Dağlar, Taşlarda kurtarmayacak sizi.

  5. gülay said

    Bir kaç tarikatın yaptığını islam diniyle bağdaştıramazsınız. Kaldıki müslümanlık altında bir çok insanın bişeyler yapıp islam dinini kötülediğini anlayacak kadar bilinçliyiz.Peygamberimiz ilim Çinde dahi olsa bulup getiriniz demiştir.Bugün İngilterede bile seller oluyor insanlar ölüyor.Amerikada kasırgalar meydana geliyor.Çok modern ülkelerin gücü yetiyorsa bunu engellesinler.Allahın afetinden kimse kaçamaz.Bu da insanoğlunun ne kadar teknolojide ileride olsa bile bir sele ve depreme yenik düştüğünü gösteriyor.Allahın gücü oratada.İnkar eden kendine zulmetmiş olur ne diyelim.Kalpte ağırlık varsa yapacak birşey yok.

  6. islamiyetgercekleri said

    Maalesef o tarikatlar Kuranı örnek gösterirler. İlim Çin de dahi olsa öğrenin demiş mi acaba? Demişse İslam ülkeleri neden nal toplamakta? Bir evine bak. Evinde kullandıklarının hangisini İslam ülkelerinde yaşayan Müslümanlar bulmuş.. İslam bilimle bağdaşmaz. Yobazlıkla bağdaşır.

    Allahın afeti ne? Japonlar 8 şiddetinde depremlerde tek bir can kaybetmezken, İslam ülkelerinde yaşayanlar 6 şiddetinde depremde 10 binlerce can veriyorlar.

    Bu durumda teknoloji 1.. Allah 0

  7. gülay said

    Amerikada süper devlet. Neden kasırgalarda bu kadar insan ölüyor.Daha iki gün önce İngileterede 3 kişi selden öldü.Müslümanları aşağılıyorsunuz.Türkiyemiz gelişmekte olan bir ülke.Biz ülkemizden gayet memnunuz. Bir Osmanlı imparatorluğu 600 yıl saltanat sürmüş. O zaman Avrupadaki gençler eğitim almak için Osmanlı Devletine geliyormuş. İstanbulu kimse almayı başaramazken bir müslüman Fatih Sultan Mehmet almış.Fatih Sultan İstanbulu alırken Bizanslılar nal topluyordu herhalde. Bizler Fatihin ve Mustafa Kemal Atatürk’ün torunlarıyız. Yabancı güçler bizi yenemez. Hala kuyruk acıları var onların.Memlekete misyonerlerini koyuyorlar. Bizi yıldıramazsınız. İnancımızı içimizden alamazsınız

  8. islamiyetgercekleri said

    Emin ol İngilterede ki sel aynı şiddette Müslüman ülkede olsa en az 30 kişi ölürdü. Depremden konuyu sele getirdin. Hadi bakalım. Aynı sel zamanında Kabe yide bir kaç kez yerle bir etmişti..

    Osmanlı.. Fatih Sultan Mehmed in annesi kimdir?
    Sırp Kralı Brankoviç’in kızı Mara Despina bu arada İkinci Murat’a bir sürü çocuk doğurdu. Bunladan: (Mehmet) adını taşıyan oğlu, yakın bir gelecekte Osmanlı taht’ına Padişah olarak oturacaktı. Üstelik, bu Mehmet.. kendi içinde çürüyüp kokuşmuş, kendi kendini batırmış (Bizans İmparatorluğu)nun bir fiskelik gücünü yıkıp tüketerek tarih’e gömecek ve böylece (Fatih) ünvanını da alacaktı.

    Murat’ın, öteki hıristiyan karılarından da kız-erkek çocukları olmuştu bu arada: Ahmet, Alaaddin, Orhan, Hasan, Ahmet ve ayrıca altı kız..

    Ne var ki bunlar: “Şehzade” ve “Sultan”lıktan öteye erişemeyeceklerdi.

    Devşirme Osmanlı tarihçileri, Fatih İkinci Mehmet’in Despina’dan doğmuş olmasını, o’nu yüceltmelerine engel sayarak, bu kadına: (Hüma Hatun) adını takacak ve tarihlerinde, Hüma Hatun’un (Sırp Kralı’nın kızı Despina) olduğunu açıklamaya bir türlü yanaşmayacaklardı.

  9. gülay said

    Vietnam olayı, hiroşima bomba olayını ve buna benzer çok olayların üzerinde hiç durmuyorsunuz. Yakın zamanda Bosna Hersek savaşında olanları ve toplumca katiliamları.Hocalıda yaşananları. Kıbrıstaki küvette vahşice yapılan katliamdaki doktorun ailesinin yaşadıkları olayları müze haline getirilmiştir.Bunları yapan müslümanmıydı beyefendi? Bana dünyada bölgesel olmayan ama evrensel bir müslüman katliamı gösterin? İslamiyeti terör dini göstermek için birde Amerikan destekli Ladin ortaya çıktı.Bazı saçma sapan tarikatlar ortaya çıktı.Mezhep savaşları oldu. Bunlar birçok politik oyunlar içeriyor. Eğer evrensel biriyseniz dünyadaki tüm olayları eleştirin. İslamiyeti iftiralarla kötüleyerek ve sahih olmayan hadis ve çarpıttığınız ayetlerle terör dini olarak göstermeyin.O zaman için savaş gerekiyordu ve Peygamber vahiy yoluyla savaşa girdi.Kim ganimet için canını ortaya koyar.Kendisine o kadar vaadlerde bulunmuşken… Kadın düşkünü biri olsaydı kadınlarla eğlenirdi ne diye savaşsın. Hem niye 50-60 yaşındaki dullarla evlensin.Onları korumak için nikah altına almıştır. Peygamberimiz savaşı kazandıktan sonra esirlere eziyet etmemiştir.O bir ağacın dalının bile kırılmasını yasaklamıştır. Bizim peygamberimiz öyle bir peygamberki zevk için gelmiş olsaydı dişi kırılmazdı, üstüne kafirler tarafından işkembe atılmazdı ve Taif’te topuklarına kadar taşlanıp kanlar içinde kalmazdı. Bir çok zorluğu çekmezdi……Ayrıca o kız çocuklarının diri diri gömülmesini yasaklayıp o zaman kız ve erkek çocuğu eşitliğini ispatlamıştı zaten.Siz İslamiyette kadınlara hak verilmediğini söylemeye kalkmışsınız. Halbulki İslam kadın hasasiyetini bildiği için gücünün yettiği kadar yetkiler vermiştir. Hz. Hatice ticaretle uğraşan şimdinin bir iş kadınıydı.

  10. Ayşe said

    Vietnam savaşının, Hiroşimanın dini yayacağız diye bir kaygısı yoktur. Din adına yapılmış bir savaş değildir.

    Kuzey Osetya’da ki Müslüman teröristler ilkokulda bombaları atmadan önce dua ettirdiler, bombaların patlaması ile çoğu minik öğrenciler olmak üzere 394 kişi öldü

    Zina ya da hırsızlık yapanın yüzünü karaya boyuyorlar. Siyasi muhalifleri zina suçlamasıyla recmediyor yani taşlayarak öldürüyorlar. El arabasıyla bir yandan götürüp bir yandan bağırıyorlar, halkı taş atmaya davet ediyorlar. Radyodan anonsla recme davet ediyorlar. Genellikle el arabasının arkasından çocuklar ve serseriler koşar, küfreder. Kadınlar mutlaka recmediliyor. Erkeklerin elini kesiyorlar.Afganistan..

    İran’da Islam devriminden sonra 1988 yılında 30 bin mahkum fetva ile idam edildi. Küçük çocuklar vinçlerle sallandırıldı… Aralarında 13 yaşlarında olanlar bile vardı. Ayetullah Humeyni’nin bizzat verdiği emirlerle İran hapishanelerinde 2 ay süren barbarlıklar ve zulüm yaşandı… Ve toplam 30 bin kişi idam edildi…

    Pakistan’da kiliseye saldırı düzenlendi: 16 kişi öldü

    Bahriye Üçok -Muammer Aksoy – Uğur Mumcu – Onat Kutlar – Konca Kuriş – Ahmet Taner Kışlalı – Turan Dursun – Ümit Kaftancıoğlu – Cavit Orhan Tütengil – Teslime Nesrin – Salman Ruşdi – Çetin Emeç…

    “Allah şüphesiz, Allah yolunda savaşıp öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını -Tevrat, incil ve Kuran’da söz verilmiş bir hak olarak- cennet karşılığında satın almıştır. Verdiği sözü, Allah’tan daha çok tutan kim vardır? Öyleyse yaptığınız alışverişe sevinin! Bu büyük başarıdır”. (Tevbe suresi, 111)
    Kâfir öldüren Müslümana cennet müjdelenmiştir. 2 Aralık 1978. Sivas’ta “Müslüman Gençlik” başlığıyla bir bildiri dağıtılıyor: “Müslüman durma! Hiç durmadan ilerle. Ölüm seni şehit olarak bulsun”. İmza, MHP… Ve MHP Davası iddianamesi, 682 cinayeti içeriyor. Demek ki, en az 682 yurttaşımız, bu dünyada büyük sıkıntılara, yokluklara, darlıklara katlanmış olsa da “Allah yolunda savaşıp öldürmekle” güzel bir “alışveriş yaptıkları” için sevinebiliyorlar.

    Sivas katliamı, diri diri yakılan insanlar..

  11. Ayşe said

    Kadının hassasiyetiymiş. Öncelikle kadında bir insan. Hassasiyet neymiş ki haklarını elinden alıyor. Kadını o şekilde yaratan kim? O zaman Tanrı da bir bozukluk var.

    İslam öncesi hayatın her alanında olan kadın, sonrasında seks objesi ve köle olmuş. Erkeğin farkı ne?

    O size söylenen yalan diri diri gömülme. Sadece küçük köylerde olan münferit olaylar. Diri diri gömülse kadınlar Hatice neden sağ kalmış, Muhammedin anası nasıl sağ kalmış? Hatice hemde ticaretle uğraşmış. Hem Arab ın ayıbı kızları gömmek kırsal alanda. Bak o devirde Türklere kadın erkek eşit. Var mı Türk tarihinde kadın gömmek?

  12. SEKALEYN said

    MERHABA SAYGILARIMI SUNARIM SİZLERE YANLIZ BENİM DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER SİZLERİN HİÇ BİR DELİLİ OLMAYAN BİR KAÇ (SÖZDE)HADİS LE İSLAMA SALDIRMANIZ ŞİMDİ ŞU VARKİ İSLAM KESİNLİKLE BU ŞEKİL BİR MUAMELEYE KARŞIDIR BUNLAR BEN SEVMESEMDE ÖMER E VE HZ ALİ .AS. ATILAN İFTİRADAN BAŞKA BİRŞEY DEĞİL SİZDE TAKTİR EDERSİNİZKİ İSLAMIN MERKEZİ 1450 YIL ÖNCE DİR BU ZAMANA KADAR HERHALDE MÜNAFIKLAR VE İSLAM DÜŞMANLARI ONA DARBE VURMAYA ÇALIŞACAKLARDIR BU İSLAM DIR DEMEK CEHALETTİR

  13. islamiyetgercekleri said

    Kaynaklar şunlardır. Tek bir kaynağa dayalı değildir. Kaldı ki siz bu hadislerin yazarlarının yazdıklarına bakarak ibadetlerinizi şekillendirmişsiniz.Yine bu hadislere bakarak Muhammedi taklit etmektesiniz. O zaman sizin ibadetlerinizde delili yoktur. Buhari, Tırmızi..v.b. red ediyorsanız diyecek sözüm yok..

    TDV. İslam Ansiklopedisi,12/219;
    İbni’l Cevzi, Sıfat-i Safve, 1/152;
    Askalani, İsabe, no:5740,11583, Tehzib-i Tehzib, no:2860-12/468;
    İbni Abdi’l Berr, İstiab no: 1878, 4057;
    Halebi, İnsanü’l Uyun, 3/367;
    Zehebi, Sireti Alam..,2/119;
    Ali Nasıf, “Tac” Fedail kısmı, dipnotta, 3/378

    4) İbni Sad, Tabakat, no: 6420.
    Kandehlevi, Hayat-i Sahabe, Ahmet Meylani terc. 3/319 ve devamı Kenz.., 8/291’den alıntı.
    Zehebi, “Tarihi İslam” 2/254 Müaviye bölümünde, Sireti Alami Nübela, 2/500-502, el-İber, 1/16.
    Prof. İ. Canan, Kütüb-i sitte, 15/527
    Askalani, İsabe, no:12233
    İbni Beşkeval, Gavamıd.., 2/787..
    İbni Abdi’l Berr, no:4204;
    İbni Esir, Üsd, no:7578 8-
    ibni İshak, terc. Sezai Özel, 311-12 9-
    Ömer Rıda Kehhale, Alami Nisa, 4/255
    Halit A. Rahman, Mevsuatu Uzemain Havle’r-Resul, 3/2170
    Muhibbüddin Taberi, Riyadü’n-Nadre, 2/80… ve Semti Semin, 133
    Diyarbekiri, Tarih’ül Hamis, 2/251- 2/284..
    İbni Küteybe, el-Maarif, 58..

    Buhari, megazi, 22;
    Yakubi, 2/40;
    Salihi, Ezvaci Nebi, 214;
    İbni Esir, el-Kamil, 2/537, 3/54, 3/206;
    Ali-Naci Tantavi, 363.
    İbni’l Cevzi, Sıfat-i Safve, 1/142,162,2/5, el- Mücteba.., 97;
    Semhudi, el-Musannaf..no.10354; Şevkani, Derrü’s-sahabe, 549;
    Taberani, Mucemi Kebir, 9/173 Ehli Beyt bölümü;
    Taberi Tarihi, 5/19,6/69;
    İbni Sad, Tabakat, no; 4620;
    Zehebi, Tecrid-i Esma, no:4049;
    Endülüsi, Ikdü’l Ferid, 4/365, 6/89..;
    İbni Asakir, Tarihi Medineti Dımaşk, 3/179;
    İbni Habib, Muhabber, 53,56,101, 399,437…;
    Hindi, Kenz. no: 37586 ..;
    Hakim Müstedrek, 4/142;
    Mahmut Halebi, 125;
    Halil Cuma, Nisaü Ehli’l Beyt,659;
    M.Sait Mübeyyed, Mevsuat, 188-91;
    Beyhaki, Delail-i Nübüve, 7/283;
    Hafız Temimi, Kitabü’s-Sükat,2/216 vs

  14. Notamatik said

    Sevgili Yazar ve Ayşe,
    Şu Gülay isimli şahısa cevaplar yazmanızdan dolayı sabrınıza hayret ettim doğrusu.
    Neden ona cevap yazıyorsunuz? Öyle birisi gerçekte yokki.
    O sadece bir kopya, aslı, gerçeği yok onun.
    Buraya yazdıklarının kendi fikirleri olduğunumu sanıyorsunuz?
    O buraya yazdıklarını ezberlemiş ve ezberinden buraya yazmış, hepsi bu.
    Onun buraya yazdığı cevapların tıpkısı ve aynısı dinci sitelerde binlerce var.

    Kendi fikri ne acaba? derseniz, böyle kopya insanların kendi fikirleri olmazki zaten.
    Çünkü onlar hem düşünmeye üşenirler ve hemde düşünmekten korkarlar, ve zaten onların düşünmeleri din tarafıdan engellenmiştir.
    İşte bu yüzden kendi fikirleri olması mümkün değildir.
    Onlar için bulundukları dinin hazır fikirleri vardır, giderler o fikirleri ezberlerler ve her yerde onları tekrar ederler.
    Zaten dikkat etmedinizmi konuyla alakalı bile yazamıyor? Neden? Çünkü ezberledikleri arasında bu konu yok.
    O da ne yapsın, mutlaka birşeyler yazacak ya, ezberlediklerinin arasında konuya en yakın ne varsa onu yazıyor.
    Bakıyorki o da olmamış, bu sefer konudan tamamen uzak başka bir ezber sıralıyor.

    Konu “Ashab’ın evlilik çılgınlıkları”.
    Kopya hanımın cevabı : “iftira atmayın”.

    Bu cevabı verirken şunları düşünemiyor:
    1- Burada hadis kaynaklı bir makale yazılmış. Eğer bu hadisler yalansa iftira atan, konunun burdaki yazarı değil hadislerin yazarları olmalıdır.
    2- Eğer bu hadislerin yazarları iftiracı ve yalancı ise; o halde bu hadisleri yazan hadisçilerin bütün hadisleri sahte olmalıdır.
    3- Eğer bu hadisçilerin bütün hadisleri yalansa, o halde namazın 5 vakit oluşu, erkeklerin sünnet olacağı, islamın 5 şartının olacağı vs. gibi birçok ibadet de yalan olmalıdır.
    Çünkü ibadetlerin %90’ı kuranda yazmaz ve bu hadisçilerin hadislerinden faydalanılarak ibadetler belirlenmiştir.

    Ama kopya insan bunları düşünmez, düşünemez. Onun yerine ne yapar? “iftira atmayın” yazar ve geçer gider.
    Bu en kolay yoldur; zira düşünüp de yorulmaya vede günaha girmeye ne gerek vardır? “iftira atma” de ve geç git.

    Ardından ne yazmış?
    Yine konu ile alakalı birşey yazmamış ve tıpkı peygamber efendisinin yaptığı gibi, sizleri cehennemle tehdit etmiş, ve korkutmaya çalışmış.
    Neden? Çünkü kopya insanların fikirleri olamaz. Fikirleri olmadıkları için de yenildiklerini gördüklerinde fikir yerine tehdit savururlar.

    Ardından ne yazmış?:

    Bir kaç tarikatın yaptığını islam diniyle bağdaştıramazsınız”.

    Bu cümle varya! İnternetteki dinci sitelerde hiç yazmıyorsa, en az 5000 kere yazılmıştır.

    Oysaki bu kopya insanlar düşünmezki sadece birkaç tarikat değil, bütün tarikatlar rezaletlerle doludur.

    Bu kopya insanlara;
    Şu dinciler katliam yaptı dersin, “birkaç dincinin yaptığını islama mal edemezsin” derler.
    “Şurdaki dincilerde yaptı” dersin.
    Yine aynı cevap; “Birkaç dincinin yaptığını islama mal edemezsin”.
    “Peki ama dinciler şurda da katliam yaptı” dersin. Yine aynı cevap.
    “Dinciler heryerde devamlı katliam yapıyorlar” dersin, yine aynı cevap; “birkaç müslümamın … mıy mıy mıy.”.
    İslam uğruna ölenlerin ve öldürenlerin sayısı MİLYONLARI AŞMIŞ, bu kopya insanlar hala “birkaç dinci” zırvalarını sunarlar.
    İşte bu kopya insanlar, birkaç sayısı ile milyonlar arasındaki farkı bile düşünmezler.

    Bu insanların verecekleri cevapları önceden tahmin etmek bile çok kolaydır.
    Örneğin konu bu konu değilde; müslüman ülkelerin cehaleti olsaydı, şu Gülay hanımefendinin vereceği cevap şu olacaktı:
    “Onların geri kalmışlıkları islamdan dolayı değil, kendi kültürel ve yöresel özelliklerinden dolayıdır. O ülkelerin geri kalmışlıklarını islama mal edemezsin.”

    Oysaki şunlarıda düşünmez:
    1- Topluların kültürlerini şekillendiren en önemli etken dinleridir.
    2- Sadece aynı bölgedeki islam ülkeleri değil, dünyanın uzak köşelerindeki islam ülkeleri de cehalet içinde yüzüyorlar.

    Ama bunları düşünmezler.
    Çünkü düşünemezler, bu tip insanlar gerçekte olmayan, yaşamayan, kopya insanlardır.
    Varmış gibi gözükürler, kendilerini de varmış gibi hissederler ama aslında yokturlar.
    Onların bağlı bulundukları sürüler vardır, kendileri ise yoktur.
    Onları koruyan şey kendi sürüleri olduğu için, onlara verilen görev de sürülerini korumaktır.
    Sürülerini nasıl koruyacaklarını ise yine sürü içerisinde içgüdüsel olarak farkında bile olmadan ezberlerler.
    Sonrada sürülerine karşı çıkan birilerini gördüklerinde ezberden dökerler.

    Bu tip insanlar için savundukları dinin hangi din olduğu önemli değildir.
    Eğer hindistanda doğsalardı ordaki putları savunacaklardı, hristiyan bir ailede doğsalardı, hristiyanlığı savunacaklardı.

    Hatta bu sadece din için geçerli değildir, onların savundukları şeyin ne olduğu da önemli değildir.
    Onlar için önemli olan şey savundukları şeyin ne olduğu değil, kimin olduğudur.
    Eğer o şey kendisine ait birşeyse niteliği ne olursa olsun, onu içgüdüsel olarak savunmaya başlarlar.
    Bu bir din de olabilir, futbol takımıda olabilir, onun sülalesi de olabilir, tuttuğu siyasi parti de olabilir.
    Yeterki sözkonusu olan şey, ona ait birşey olsun. Gerisi hiç önemli değildir.
    Bu insanlar bağlı bulundukları sürüler olduğu sürece kendilerini var hissederler, aksi halde aslında var olmadıklarını kendileri de hissederek rahatsızlık duyarlar.
    Bu sebeptendirki; sürüleri onlar için vazgeçilmezdir.
    Bir diğer etken ise sürüleri tarafından korunup kollanmalarıdır.
    Bu sepepten dolayı da yine sürüleri onlar için vazgeçilmezdir.
    Çünkü sürüleri olmadığı zaman kendilerini korunmasız ve aciz hissederler.

    Kısaca; bu şahıs aslında dinini değil, kendisinin dahil olduğu bir sürüyü savunmaktadır.
    Yani; din saçmaymış, dinde şu çirkinlikler varmış, vs. hiçbirisi onun ilgi alanında veya umurunda bile değildir.
    Konu din değilde kendi tuttuğu bir futbol takımı olsaydı, aynı yöntemle içgüdüsel olarak savunmaya geçecekti. Tek farkla; bu defa futbol takımının klişe sloganları, ezber savunmaları ile savunmaya geçecekti.

    Kendisinin ve kendisi gibilerin benim burada anlattıklarımı anlaması mümkün değildir.
    Fakat eminimki sizler anlamışsınızdır.
    Her ikinize de saygı ve sevgilerimle.

  15. islamiyetgercekleri said

    Değerli Nomatik ben cevaplarımı onun için yazmıyorum. Elbette farkındayım bilmem ne tarikatının bilmem ne hocasının ona öğrettiklerini buraya yazıyor Gülay Hanım..

    Benim sabırla buraya yazmamın sebebi onun yazdıkları lanetler ve saçmalamalar karşısında akıl sahibi olanların gerçekleri görebilmeleri.

    Gülay isimli şahsı ikna etmemin imkanı yok. Bunun farkındayım. Ama onun otomatiğe bağlanmış cevapları (daha doğrusu bana cevap verebilmiş değil yazdıklarım hakkında hala, zira cevap niteliğinde tek bir cümlesi yoktur) karşısında aklı selimler kıyas yapabilirler. İslamiyete inananların lanet ve tehdit ve de iftira atmaktan başka bir şey bilmediklerinin farkına varabilirler diye yazıyorum.

  16. gülay said

    Benim ne hocam var ne de bir tarikatım. Sizi sevindirecekse tesettürlü bir bayanda değilim. Herkesi hocası ve tarikatı olan bir insan olarak değerlendirmeyin.Sizde misyonerlerin sitelerinden aldığınız çarpıtmalarla insanları kandırmaya çalışmayın. Nomatik denen şahıs galiba ayakta uyuyor. Bu ülkeyide sahipsiz zannediyor. Vatandaşı bilnçsiz olarak nitelendiriyor. Kendi düşüncelerimi yazarken hiç bir kaynağa gerek duymuyorum. Bu zaten bir müslüman olarak bilmem gereken şeyler.İftira diyorsam doğru diyorum tabi. Sizinde klasik olarak sorduğunuz birşey yokmu ALLAH NERDE? Bırakın bayatladı artık bunlar. Saygılı olun lütfen inan insanlara. Tabiki benim fikrimi kimse değiştiremez. Hamd olsunki Allah benim içime kendi sevgisini koymuş. Buraya saçma sapan şeyler yazılmış. Siz hala bunlar bilimsel gibi değerlendiriyorsunuz. Gerçekten pes doğrusu

  17. Filiz said

    KUSURA BAKMA AMA LANETLERİ İFTİRALARI YALANLARI SİZDE GÖRÜYORUM ANCAK. SİZİN YAZDIKLARINIZ DA ANCAK Bİ YERLERİNİZDEN UYDURDUĞUNUZ HİKAYELER YADA MASALLAR (HADİS DEMİYORUM DİKKAT EDİN). BİZ SİZİNLE UĞRAŞIP İFTİRALAR ATMIYORUZ SİZ BİZİM DİNİMİZLE UĞRAŞIYORSUNUZ. ÖYLE HADDİNİZ AŞMIŞSINIZ Kİ GERÇEKTEN USLUBUNUZ İGRENC. KAFADAN ATTIĞINIZ HİKAYELERLE KAÇINI YOLDAN ÇIKARIRSANIZ VE TÜRKİYEYİ BU ŞEKİLDE İÇTEN NE KADAR (DİNSİZLEŞTİREREK) BÖLEBİLİRSENİZ SİZE KARDIR. ALLAHIN JÖNTÜRKLERİ. BEĞENMİYOSAN RUSYAYA ÇİNE ARKADAŞ BURASI TÜRKİYE VE MÜSLÜMAN BİR ÜLKE. YEDİRMEYİZ SİZİN GİBİ SÖMÜRÜCÜLERE. ÖNCE DİNİNİZİ SONRA TOPRAĞINIZI SATARSINIZ BİLİRİZ SİZİN GİBİLERİ

  18. islamiyetgercekleri said

    Ortalıkta dolaşan bir çok saçma sapan laf tarikat ürünüdür. İster tarikata üye olsun ister olmasın bu saçmalıklar bütün insanların arasında dolanır ve refleks cevap halini alır. Dini siteleri açıp okursanız bunlar her birinde mevcuttur. Birbiriniz

    Saygı diyorsunuz. Neye saygı? Sizler o saygıyı başkalarına gösteriyor musunuz? Sivasta yakılan 36 aydın, Gonca Kuriş, Çetin Emeç, Bahriye Üçok, 3 Misyoner, Turan Dursun ve bir çokları.. Geçmişten Muhammed zamanından Eşref oğlu Ka’b.. Ne oldu bu insanlara saygı mı duyuldu? Hepsi öldürüldü.

    Hindistan da Sadhu lar inanç gereği çıplak dolaşırlar. Sizler onlar yanınızda dolanırken saygı gösterecek misiniz peki?

    Geçin bunları mazlum edebiyatı yapmayın. Neye saygı bekliyorsunuz? Dede olacak yaştayken 9 yaşında bir çocukla ve evlatlığının karısıyla evlenen birine mi? Ani bir baskınla tüm akrabalarını ve kocasını öldürüp daha acısı taze iken 17 yaşında bir kızı gerdeğe sokmuş birisine mi?

    Sizlere Huri var ayva memeli diyerek insanları kandırıp kiralık katil şekline sokan birisine mi?

  19. islamiyetgercekleri said

    Anlayamıyorsunuz sanırım. Eğer yukarıda yazdıklarıma uydurma diyorsanız, sizin yaptığınız ibadetlerde uydurmadır diyorum. Zira yukarıda ki sizin iftira, uydurma dediğiniz yazılar sizin onların hadislerine bakarak yaptığınız ibadetleri şekillendirmenizi sağlayan hadisçilerdir. 13. iletimde sizlere bu kaynakları hangi sayfalarda bulabileceğinize kadar verdim.

    Madem bunlar uydurma iddianız var bende o zaman sizin ibadetleriniz için aynısını söyleyeceğim. Zira her ikisinin kaynağıda aynı…

    Gerçekleri kabullenmek acıdır. Nasıl hala 53 yaşında ki bir dedenin 9 yaşında ki çocukla evlenmesini sorgulamıyorsanız, ya da evlatlığının karısı ile neden evlendiğini sorgulamıyorsanız sizden yukarıdakileri sorgulamanız beklenmez.

  20. Notamatik said

    Zamanında ABD’de kölelik kaldırılacağı zaman, kölelerden büyük bir kitle buna itiraz ettiler.
    Yani köle olarak kalmak istediler.
    Çünkü basit insanlar müspet veya menfii her türlü değişiklikten korkarlar. Zira yapılacak değişikliğin onların lehine veya aleyhine olup olmadığını kendileri kestiremezler.
    Çünkü yukarıda da dedim ya! Bu kopya insanlar aslında yokturlar. Yok oldukları için de kendi fikirleri de yoktur.
    Fikirleri olmayınca da yapılacak değişikliğin onlara kar mı yoksa zararmı getireceğini dahi anlayamazlar.
    Çünkü tek başlarına düşünemezler, onların yerine sürüleri karar verir ve sürüleri düşünür.
    Onlar yanlızken hiçbirşeyi anlayamazlar. Çünkü gerçektende yokturlar. Olmayan birşeyin fikri olurmu hiç? Olmayan birşey düşünebilirmi?

    Burdaki örnek de tıpkı yukarda verdiğim köle örneğindeki gibi çok hazin doğrusu.
    Kadınları köle yerine koyan, onları son derece aşağılayan, hayvandan bile aşağılık gören bir dini, tıpkı kölelerin köleliği savunması gibi savunan kadınları gördükçe, bu kadınların bir zamanlar Türk olduklarından utanıyorum.
    (Sakına “islam dini şöyle demiştir de kadınları yüceltmiştir” diyerek ezber masallarınızı sunmayın, yemem. çünkü görünen köy klavuz istemez).

    Bu tip biribirinin kopyası kadınlar, aşağılanmışlığa da alıştıkları için aşağılandıklarını da görmezler.
    Çünkü ömrü boyunca bunu gördüğü için, normalini de bu zanneder ve gözü herhangi bir aşağılanmışlık veya anormallik görmez.

    Size şimdi şahit olduğum bir olayı anlatayım:
    Zamanında İstanbul’da cam damacanalarla su dağıtılırdı.
    Her bir damacana şişesi ve sepeti ile birlikte 25 kg kadar gelirdi.
    Bir aile bu mesleği yapardı, at arabasıyla evlere damacana suyu dağıtırlardı.
    Birgün evin annesi elinde dolu bir damacana (25 kg) ile birlikte, sakat ayağı ile yokuş yukarı çıkıyor.
    O sırada evin 2 delikanlısından biri diğerine sinirli bir şekilde bağırıyor; “Lan Cahit, utanmaz herif baksana annem ne taşıyor?”.
    (Gidip sen taşısana anlamında)
    Cahit ise kılını bile kıpırdatmıyor, şöyle bir annesinin gidişine bakıyor ve dönüp Ağbisine soruyor; “Ne taşıyor?”.
    Ağbisi ise iyice hiddetleniyor; “Ulan körmüsün şerefsiz, görmüyormusun annem ne taşıyor?”.
    Cahit yine bön bön bakıyor ve koskaca 25 kg’lik damacanayı annesinin elinde görmeyerek; yine soruyor “ne taşıyor? diye.
    Neden görmüyor bliyormusunuz? Çünkü o zavallı kadın zaten hergün damacana taşıyordu. Cahit ise ne taşıyor deyince “Acaba elinde başka birşey varda ben görmüyorum” diye düşünerek ağbisinin “Ne taşıyor” sözlerine bir mana veremiyordu.
    Aslında o ailenin genç evlatları ve babaları varken o ayağı sakat annelerine asla birşey taşıtmamaları gerekirdi ama durum öyle değildi.
    O halde Cahit’ın koskoca damacanayı görmeyip “Ne taşıyor?” diye sorması hiçde anormal sayılmamalı.
    Çünkü o doğduğundan beri annnesinin devamlı damacana taşıdığını görmüş ve bu duruma gözü alışmıştı
    Sadece gözü değil, bunun bir vicdansızlık olmadığına da kalbi de alışmış ve böyle inanmıştı.
    Çünkü o öyle görmüştü.
    Ötekinin de “annem ne taşıyor” diye sinirlenmesine bakmayın, aslında o da kardeşine başka şey için kızmıştı, acısını nasıl çıkaracağını bilemediğinden bunu bahane yapıyordu.

    Bu arap kadınların durumu da böyledir.
    Kendi köleliğine kendi ezilmişliğine gözleri alışmıştır. Köleliklerini görmezler.
    Arap’ın allah’ı bunların kalplerini mühürlemiş, gözlerini kör etmiştir, artık ne duyarlar nede işitirler.

    Çok şükür ki, böyle bir Türk kadını yoktur, bunlar şu yukardaki Gülay ve Filiz hanımlar gibi; çok eski tarihte Türk olan ve sonradan araplaşmış Araplardır.

    Gördüğünüz gibi; hiç şaşırılmayacak bir şekilde; bu Arap hanımlar konuyu dahi anlayamadan yazmaya devam ediyorlar.
    Şimdi yine benim bu yazdıklarımı anlayamayıp; “Biz Arap değiliz, Türk’üz” derlerse yine şaşırmayın.

    Bu arada sevgili Yazar’ı da bir üstteki iletisinden dolayı takdir ettiğimi belirtmeliyim.
    Bu cevabı vereceğinizi tahmin etmiştim sevgili Yazar, çünkü bende daima böyle yapıyorum.
    Ve şu anda da sizin yaptığınızı yapıyorum, yani bu yazım aslında o hanımlara değil, okuyupda faydalanabilecek kişileredir.

    Gelelim alıntılara:

    Benim ne hocam var ne de bir tarikatım.
    O halde nerden aldığınız bilgilere göre burda yazanları iftira olarak nitelendiriyorsunuz?
    Hangi kitapları okudunuz? kaynaklardan faydalandınız? hangi sitelerde gezdiniz?
    Referans aldığınız kaynakları yazanlar, Hacılar, hocalar değilmi?
    Yoksa dinsiz imansız kafirler mi yazıyor sizin kaynaklarınızı?

    Sizi sevindirecekse tesettürlü bir bayanda değilim.
    Evet sevindirdi. Çünkü Türkiye’de Araplar gibi gezinilmesi gözüme çirkin geldiği gibi, aynı zamanda da tesettürlü Araplar yüzünden ülkemin bütün dünyada Arap damgası yemesi hiç hoşuma gitmiyor.
    Ancak bu haberiniz beni sevindirse bile, sizi üzmesi lazım. Zira islamda kapanmak vardır ve siz kapanmadığınız için bir kafir Arapsınız.
    Zira Arap’ın allahının emrine karşı gelen kişi kafirdir.

    Nomatik denen şahıs galiba ayakta uyuyor. Bu ülkeyide sahipsiz zannediyor.:

    Ben uyumuyorum hanımefendi, bu ülkeyi sahipsiz zannedip sahiplenerek siz ayakta uyuyorsunuz.
    Bu ülke halis muhlis Türk olan yüce Atamız tarafından kurulmuş Türkiye cumhuriyetidir.
    Bu durumda biz “millet-i Kemal” Türkler oluyoruz.
    Dolayısıyla da bu ülkeyi birer Türk olarak sahiplenmemiz normaldir.
    Ama siz “millet-i Kemal” bir Türk değil “ümmet-i Muhammed” bir Arap’sınız.
    Bu ülkeyi sahipsiz zannedip sahiplenmeyiniz.
    Bin yıl önceki kökeniniz Türk olsa dahi bu birşeyi değiştirmez, siz şu anda bir Arap’sınız ve bizim ülkemiz üzerinde söz sahibi değilsiniz.

    Kendi düşüncelerimi yazarken hiç bir kaynağa gerek duymuyorum.:
    Kaynak yok hee?
    Namaz kaç vakit? hee? Nerden biliyorsun?
    Kendi tahminine göre mi?
    Kuran’dan biliyorum deme sakın, kuranda öyle birşey yok.

    Hamd olsunki Allah benim içime kendi sevgisini koymuş.:
    Bir Arap olarak; seversiniz tabi Arap’ın allahını. Nede olsa oda sizin milletten. İnsan kendi milletini sever tabi.
    Üstelik sevmen de şart, sevme de bak seni nasılda halep işi kebab yapıyor gör.
    Cennet ve cehhemi olmasa severmiydin acaba Arap’ın Allahını?
    Cennet ve cehennemi olmasa acaba milletini bile satıp; Araplaşırmıydın?
    Cennet ve cehennemi olmasa acaba çoluğunu çocuğunu, ananı, babanı arapın allahı sözkonusu olsa satarmıydın?
    Sevmeye mecbur olduğun birşeyi kendiliğinden seviyormuş numarasını yemeyiz.
    İyi olmuş Araplaşmanız; böyle korkaklar Türk olmaya yakışmaz.

    Geçelim ya habibi Filiz hanıma:

    UYDURDUĞUNUZ HİKAYELER YADA MASALLAR (HADİS DEMİYORUM DİKKAT EDİN).:
    Hadis demiyormusunuz? Dikkat mi edelim? Ya-Filiz hanım?
    Dikkat ettik. Hadi bakalım ne olacak şimdi?
    Bu durumda ne olacak biliyormusunuz? Ya siz bir islam cahili Arap olacaksınız yada islamın kurandan bile önce gelen tek dayanağı olan hadislerin yazarlarının hepsi islam düşmanı kafirler olacaklar.
    Çünkü islam dini 10% Kuran’dan, 90% ise hadislerden oluşan bir dindir.
    Eğer siz bu hadis yazarlarını yalancı ve sahtekar olarak değerlendiriyorsanız, islamın %90’ını uçurarak kafirlikte beni bile geçersiniz.
    Yok eğer o değilde; siz burdaki hadislerin hadisler arasında olmadığını iddia ediyorsanız, o halde islamcı bir kitapçıdan hadis kitaplarını alıp okuyun da cehaletinizi giderin.
    O hadis kitaplarını da biz yazmadık herhalde.
    Dininizi iyice öğrenin de cehennemde yanıma gelmeyin. O sıcakta birde sizle uğraşamam.

    BİZ SİZİNLE UĞRAŞIP İFTİRALAR ATMIYORUZ:
    Siz şu Arapların ilginç espirileri var yahu.
    İftira atmıyormusunuz?
    Daha ne iftirası atacaksınız; kendi hadis kitaplarınızda yazan şeylere “iftira” deyip iftiranın alasını atıyorsunuz.

    ÖYLE HADDİNİZ AŞMIŞSINIZ Kİ GERÇEKTEN USLUBUNUZ İGRENC.:
    Sizin üslubunuz çok güzel. Onun için bu ülkede bu kadar aydın, katlediliyor. Misyonerler, gayrımüslümler öldürülüyor.
    Onun için biz heryerde kimliğimizi saklamak zorunda kalıyoruz. Onun için bu ülkedeki kliselerin duvarları 4 metre yüksekliğinde.
    Devamını yazmayayım, internette yer kalmaz.
    Sana islamın iğrenç ötesi resimlerini burada gösterirdim ama senin cevabın zaten hazır: “islama mal edemezsin”.

    ALLAHIN JÖNTÜRKLERİ. BEĞENMİYOSAN RUSYAYA ÇİNE ARKADAŞ BURASI TÜRKİYE VE MÜSLÜMAN BİR ÜLKE.
    YEDİRMEYİZ SİZİN GİBİ SÖMÜRÜCÜLERE. ÖNCE DİNİNİZİ SONRA TOPRAĞINIZI SATARSINIZ BİLİRİZ SİZİN GİBİLERİ
    :
    Hee, şimdi gelelim zurnanın zort dediği noktaya.
    Önce şöyle senin şu Arapça sözlerini bir Türkçe’ye çevirelimde sonra konuşuruz:

    ALLAHIN ARAPLARI. BEĞENMİYOSAN İRANA, SUUDİ ARABİSTANA ARKADAŞ BURASI TÜRKİYE VE TÜRKLERİN KURDUĞU BİR ÜLKE.
    YEDİRMEYİZ SİZİN GİBİ SÖMÜRÜCÜLERE. DİNİNİZ UĞRUNA ÖNCE MİLLETİNİZİ SONRA TOPRAĞINIZI SATARSINIZ BİLİRİZ SİZİN GİBİLERİ

    Bana bak hanımefendi!!
    Kendime laf söyletirim ama, vatanseverliğime, milletime, bayrağıma laf söyletmem bilmiş ol.
    Hele sizin gibi Araplara hiç söyletmem.
    Biz sizin değil, siz bizim ülkemizde yaşıyorsunuz, kovulması gereken birileri varsa biz değil sizsiniz.
    Bizim bu ülkeden gidecek yerimiz yok ama sizin Arabistanda kutsal topraklarınız var, yallah şöför deyip çekip gidebilirsiniz layik olduğunuz kutsal topraklara.

    Be hey cahil, be ey cühela!! sen ne kadar da okusan beyhudedir lakin, birkaç Türk’ü daha zehirleyip Araplaştıramayasınız diye yazıyoruz burada.

    1- Türkiye müslüman bir ülke değildir. Türkiye Türk bir ülkedir. Yüce Atamız devletimizin dini olmadığını anayasamıza koyarak bunu teminat altına almıştır.
    Bunun yanında “Türkiye müslüman bir ülkedir” demek; kanunlarımız nezdinde suçtur. Sıkı bir savcıya yakalanırsan, alırsın boyunun ölçüsünü.

    2- Tarih din uğruna milletini satan dincilerle doludur, eğer peygamber efendin gibi okuma cahili değilsen, tarih oku biraz ey Arap.
    İşte o milletini satıp ümmetine tapan hacı hoca kitlesi senin öz Atalarındır.
    Bunlar zamanında Türklerin yüz karası olup, daha sonradan Arap’tan ve Arap’ın allahından korkup milletini satarak Araplaşan kitledir.
    Bunlar Arap’ın allahının uğruna vatanına ihanet eden, göğüsleri yeni sertleşmiş kız çocuğu müptelası, korkak, yüzsüz ve utanmaz AtalarıNızdır.

    3- Bu şıkkı senin anlaman asla mümkün olamaz ama anlayan çıkacaktır.
    Türkiyede tek bir Müslüman Türk dahi yoktur.
    Nedenine gelince: islamın 5 tane şartı vardır.
    Anlamayanlara anlatamayız da; zor anlayanlara “şart” ne demektir onu anlatalım.
    Şart= Olmazsa olmaz. Yani bir olayın meydana gelmesi için MUTLAKA yerine getirilmesi gereken unsur.
    Şimdide “mutlaka” ne demekdir onu anlatalım cühelamıza.
    Mutlaka: Hiçbir esnemesi, olmayan ve kesinlikle yerine getirilmesi gereken husus.
    Şimdi de “kesinlikle” ne demektir onuda anlatırdım ama anlamayana nafile.

    Bu 5 şartı yerine getirmeyen istediği kadar “ben müslümanım” derse desin, islam o kişiyi müslüman saymaz, aksine kafir sayar.
    Bu 5 şarta onun için; “tavsiye” değilde “ŞART” denmiştir.
    Bu gerçeği göz ardı etmediğiniz takdirde; Türklerin en az 97% si müslüman filan değil, kafirdir.
    Geriye kalan 3% ise zaten araplaşmış olduklarından dolayı Türk değildir.
    Netice: Türkiye’de tek bir müslüman Türk bile yoktur.

    Bunun yanında; çağlar öncesi ataları Türk olup da sonradan Araplaşmışlar sadece bu 3% lük müslüman Araplar değildir.
    Dinden bihaber yaşayan, din ile ilgilenmeyen, hiçbir zaman din savunuculuğu yapmayan modern kesim hariç olmak üzere; kalan diğer dindarlar ve islamın 5 şartını yerine getirmiş yada getirmemiş din savunucularının hepsi; çağlar öncesi Türk olan Araplardır. Tıpkı şu sayfadaki din savunan arap hanımlar gibi.

    Bu topraklar bize BİZİM ATAMIZDAN emanettir, ya Arabiya kulli habibi Arap hanımlar.
    İşinize gelmiyorsa; gidin KENDİ ATANIZ sallalahu Muhammed Mustafa’nın kutsal diyarına.

    Not: Sakına vatanımıza sahip çıktığınız gibi Atamıza da sahip çıkarak “O bizim de atamız” filan demeyin.
    Siz Arap milletinin öyle yüce bir Atası olmaz.
    Atamızın sayfasına da yazdım; böyle bir Ata cühela araplara yakışırmıymış görün.

    Herkeze en güzel dileklerimle.
    Araplar hariç.

    • truthseven said

      Harika.. ama bu araplar anlamaz tum bunlardan..Bu araplar yuzunden cennet ulkemden sogudum. Umarim su din denilen illet yokolacak biz yok olmadan. Benim anlamadigim sey neden bir din iskenceyi, kotulugu savunur. Hayatini yasama, kendine iskence et, baskalarina iskence et, sonra cennette hersey daha iyi olacak. hadiiiiii…

  21. Filiz said

    Bi kere Hz Ayşe öncelikle bir nişanlılık dönemi geçirdi ve ayrıldı. Bu ne hızkı 9 yaşında peYgamberimizle evlenmiş. İslamda 15 yaş öncesi EVLİLİK tasvip edilmezken bi pygamber niye bunu yerine getirmesin. Ayrıca plajda karısının orasını burasını, tabiri caizze kıçını başını açtırıp milleti şehvete sevkedene godoş derler. Bir kadını namusuyla alıp kadını yapana değil. Allah (cc) Hz Ayşeyi şereflendirmiş keşke her kadına nasip olsa. Namus bizim dinimizin temel direği. Biz evlilik öncesi bir erkekle düşüp kalkmayız. ÇünKü çok şükür dinimizin emrini yerine getiriyoruz. Ha bi de cennette hiç evlenmeyen kadınlar içinde eşler var. Tek erkeklere değil yani. Gelişmiş Avrupa Amerika dedikleri gay, lezbiyen, ensest ilişki kurbanları ile dolu. Bide hayvanlarla ilişkiye girenlerle.. (Turan dursunun gibi) Bizide bu hale getirmeye çalışıyorsunuz ama bize değil kendinize zulmedersiniz. Allah hıdayete erdirsin, erdirmeyeceksede bildiği gibi yapsın.

  22. islamiyetgercekleri said

    Sizlere İslami kaynaklardan Ayşenin yaşının 9 olduğunu ispatlamışız. Daha ne istiyorsunuz ki. Hadi diyelim 9 değil 17 ne olacak. Muhammed o iyi ahlaklı yüce kişi 53 yaşında bir DEDE..

    Hala mı kadın düşünüyor bu peygamber o yaşta? Ne işi var bir dedenin gencecik bir kızla. Allahı ona baya güçlü bir cinsel güdü vermişki dizginleyemiyor.

    Ne derseniz diyin kendinizi kandırın Ayşenin yaşı 9 dur. İran a bir göz atın şeriata göre 8 yaş 9 ayına basmış kızlar evlendirilebilir. O yüzden hastaneler cinsel organları zarar görmüş minik kız çocukları ile doludur İran da..

  23. islamiyetgercekleri said

    Hemen başka ülkelere ve insanlara çamur atın. Önce bir kendinize bakın. Bu memleketten çıktı 2 yaşında kızla cinsel ilişki kuran bir canavar. Gazeteler her gün Türkiye de ufak kız ve erkek çocuklarına tecavüz edip öldüren Müslüman haberleri ile dolu. Şimdi bana onlar Müslüman değildir dersiniz. Yemezler.

    Ortalık zorla küçük yaşta evlendirilip intihar eden, her gün dayak yiyen doğulu kızlardan geçilmiyor.

    Pakistanda her gün bir sürü kadın tecavüze uğruyor ve şeriattan korktukları için söyleyemiyorlar. Bütün bunları daha önce yazdım. Her gelen Müslüman hemen papağan gibi aynı şeyleri söylüyor. Sizlere ezberletmişler. Sizden sonra bir başkası gelecek oda sizin dediklerinizin aynısını söyleyecek. Buna şaşırmıyorum.

  24. gülay said

    Ben bu siteye son girişim demiştim yazar beye. Ama bu nomatik denen şahsın sözleri canımı sıktı. Nede olsa biz bu şahısları adam yerine koyup tartışıyoruz ya bizden iyi meze bulamazlar. Alışmışlar karşılarında cahil insanlar bulmaya. Kendini vatansever gibi gösterip vatanın kuyusuna kazmaya. Sanane ben baş örtülü değilsem. Sen benim eğitim aldığım okulun bahçesinden bile geçemezsin. Üstelik ben bu ülkeye hizmet veriyorum. Bir palavradır almış gitmişsiniz. Neye inandığınızı sizde bilmiyorsunuz. Allahı, peygamberi yok sayarsınız. Bizleride yok saymmışsınız. Ya söylermisin siz neyi VAR sayıyorsunuz. Ülkeyi boş laflarla uyutan, gençliğin beyinini yıkamaya çalışan sizlersiniz. Sizde tarikatlara fena takılmışsınız. Yorum yapan her vatandaşı tarikat sanıyorsunuz. Arkana bak ”öhhh” tarikat geldi. Valla çok komik ya. Bana örnek verdiğin insanlar dört cahil. Mesela Turan Dursun. İlkokul menzunu bir şahsiyet. Aman sanki bilimadamı. Müslümanlığı karalamak gibi işlerden başka faydalı işler yapmamış. Gonca Kuriş denen hanım. Ne yapmış cahil kadın. Üstelik başörtülü.Niye savunuyorsunuz? Çünkü Allahın söylediklerini çarpıtıyor diyemi hoşunuza gidiyor. Ben bu insanları öldürenleride esefle kınıyorum. Ne yapacaksınız zaten onlar öteki tarafa gittiler. İnkar ettikleri şeylerin doğru olup olmadığını nasıl olsa gördüler.Ne diye kalkıp Allahın verdiği canı alıyorsunuz. Dünya döndükçe herkes farklı fikirleri savunacak. Bunu kabul etmek lazım. Yaratılışımızın gayesi bu.İnşallah yazar ve nomatik denen şahıs aynı şahıs değildir. Gerçi böyle düşünenlerde var. Artık SON…. Ne yazarsanız yazın sizinle tartışmayacağım. Siz müslümanları 4 çarşaflıdan ibaret saymayın. Biz ülkemizin gençleri olarak ülkemize hizmet verenleriz. Bizde kalemlerimizi konuşturuyoruz.Her müslümanı ARAP diye değerlendirmeniz gerçekten çok yanlış. Ben yanımdaki insanların içinden Arap göremiyorum. İslam evrensel bir dindir. Amerikalıda inanır, arabıda. Biraz ülke için faydalı şeyler yapın.
    Teknolojiyle uğraşın bizde sizi takdir edelim. Cahiliye devrindeki insanlar gibi Allah var mı yokmu? tartışmaları yapmayın.Nasıl olsa varlığını bir gün görürsünüz. İnşallah yüksek teknoloji sayesinde ölümsüzlüğüde bulursunuz. Ben Allaha inanıyorum. Birşey kaybetmem. Ama siz inanmıyorsunuz. Peki inkar ettiğiniz varlığın ölümden sonra olduğunu görürseniz ne olacak? Sizi kim kurtaracak:)))))))))))))))))))Allah yardımcınız olsun diyecem. Onada inanmıyorsunuz. Boş inançlarınız yardımcı olsun size. Bu arada sabır kelimesi kullanmış gerek yazar olsun gerek nomatik denen şahsiyet. Sabır biz müslümanlara özgüdür. İnanmıyorsunuz ama bu terimi kullanmışsınız SABIR. Siz bizi Allahın yokluğuna ikna edemediniz ama bakın biz müslümanlardan sabırı almışsınız. Sakın sizde Arap olmayasanız. SABIR…..

  25. islamiyetgercekleri said

    Gülay Hanım buraya onlarca şey yazdınız. Ama konu başlıkları ile ilgili tek bir cevabınız olmamıştır. Muhammedin evlatlığı ile evlenmesi şartmıydı Allah bu konuda ayet indirmiştir? Size Ayşenin yaşı ile ilgili sağlam deliller verdim ama görmezden geliyorsunuz.. Öyleyse sizin açınızdan bu saatten sonra Ayşe’nin yaşının hiç önemi yok.. Bazıları ergenliğe erken girerken bazıları da diğerlerine göre bir kaç sene geç girer diyelim.

    O zaman soru 53 yaşında ki bir dede neden gencecik kızla evlenmek ister. Üstelik bir Peygamber…

    Bence sorun kendini peygamber olarak nitelendiren birisinin bu denli dünyevi zevkler peşinde koşmasıdır. Aynı zamanda onun allahının onun bu dünyevi isteklerini gerçekleştirmesi için arka çıkmasıdır. Hemde kutsal denilen bir kitapta.

    Bu durum onun peygamber olma yönündeki iddiasının da yalandan ibaret olduğunu kanıtlıyor

    Muhammed in diğer insanlardan farkı nedir ki peygamber olsun ? Çok mu dünyevi zevklerden arınmış? Çok mu dürüst? (Ganimet paylaşımını hatırlayınız),

    Bir insanın peygamber olabilmesi için öncelikle bazı özelliklere vakıf olması gerekmektedir, Peygamber olan birinden kutsal bir yaşam biçimi beklenir. Kendini zevke vermemeli, iyi ahlak sahibi olmalı, elindeki gücü cinsellik, kötü amaçlar için kullanmamalı, tecavüzcü olmamalı, suikastçı olmamalı, kitlesel ölümlere sebep verecek kararlar almamalı, gaspçı olmamalı……

    Daha bebek yaştaki bir çocuğu ve annesini ilk eşinden oğlu olduğu için çölün ortasında bırakmamalı, karısını zora gelince kız kardeşim diyerek tanıtıp başkalarının koynuna vermemeli(İbrahim), evli kadınlarla ilişkiye girip bu ayıbı örtmek için kendisine inananı ortadan kaldırmak amacıyla savaşta ön saflara sürmemeli(Davud). Eski mitolojik hikayeleri güncelleyerek Tanrı yı göklerde tahtta oturtamaz.

    Kendini peygamber ilan eden kişi olağan üstü bir karaktere sahip olmalıdır. Zamanında yaşadığı toplumun ahlak kurallarının üzerinde olmalıdır.

    Asla bir gangster yada mafya lideri gibi olamaz. Bir peygamberden ailelerini geçindirmek için ekmek parası peşinde kervanlarla ticaret yapanlara saldırıp onların haklarını gasp etmesi, masum insanların mallarını yağmalaması beklenemez. Ele geçirdiği bir yerin bütün erkeklerini öldürüp kadınlarla çocukları köle gibi kullanması bir peygambere yakışmaz. (Hiç kimse kalkıp ta o dönemlerde bunların normal bir davranış olduğunu yada Allah adına bir peygamberin bu işe kalkıştığını söylemesin. )

    Eğer bir peygamber gelmişse toplumda normal olan bu ahlaksızlıkları gidermek için gelmiştir. Yoksa bu normal sayılan ahlaksızlıkları Allah adına kullanması için değil. Hele hele inananlara savaşta öldürdüğü kocalarından ele geçirdikleri kadınlarla seks yapmanın hak olacağını ağzına bile alamaz. Eğer bu hak ise kendisi de bu haktan yararlanamaz. Sırf kendisine karşı geldiği yada kendisini eleştirdiği için insanlara suikast düzenleyemez.

    İnsanlığın sahip olduğu acımadan, şefkatinden merhametinden mahrum olamaz. Kendi görkemli hayallerinin önünde duranlara tahammül edememezlik yapamaz. Saddam, Stalin yada Hitler gibi kendini beğenmiş olamaz. Çok kurnaz olup insanları kendi amacı doğrultusunda nasıl etkileyeceğini bilipte altı yaşındaki bir çocuğun duygusal aklına sahip olamaz . Diğerlerinin acısını hissetmeyi ve onlara ortak olmayı bilmelidir. Kendisinin de inandığı kendini beğenmiş ve büyük arzuları doğrultusunda şeytanın yaptığı işleri kendisinin uygulamasında bir sakınca olmadığını öncelikle kendisinin bilmesi gereklidir. .

  26. islamiyetgercekleri said

    Gülay Hanım sizin gibi hiç bir soruya cevap vermeyen ortalama bir Müslümanın refleks kıvırtma cevaplarını veren birisi bu siteyi okuyan aklı selim insanlar için kıyas yapabilmesi açısından oldukça yararlıydı. Ortada bir sürü soru var ve belgelerle desteklenmiş yorumlar var sizin konuları saptırmak haricinde tek bir cevabınız yok.

    Neyse sizin gibi ortalama bilgi sahibi Müslüman çok. Elbette aynen sizin yazdıklarınızı yazacak bir sürü insan var cennete gitmek hayali ile yanıp tutuşan.. Kısacası ha Ali Veli ha Veli Ali…

    Saygılar…

  27. istavrit said

    gunumuz kosullarinda bir adam dusunelim…

    halasinin,dayisinin,teyzesinin,bilcumle akraba talukatin kizini kendine hak goruyor, konu komsu kimi bulursa goturuyor,evlatliginin karisini bosatip nikahina aliyor, 9 yasinda bir cocukla gerdege giriyor…genc yasli demeden onune gelenle evleniyor,

    nasil yorumlarsiniz? ahlakli namuslu bir adam dermiydiniz?

    bugun ahlaksiz yorumlanan bu tarz nasil oluyorda gecmiste ahlakli yorumlanabiliyor..ustelik bunu bir dinin peygamberi yapiyor..ornek insan…

    bugun sapiklik olarak nitelenecek olaylari peygamber ahlaki ile yorumlamak hangi ahlak ogretine yakisiyor..(ben soyleyeyim..islam ahlaki)

    biz hala kizini, dayi kizini teyze kizini kizkardes olarak gorduk..asla evlenmeyi dusunmedik..komsu kizlarini kardes olarak gorup buyuduk…kucuk kiz cocuklarini kizlarimiz bildik..tek evlilikten yana olduk..simdi bizler ahlaksiz oluyoruzda, butun bunlari yapan en ahlakli adam mi oluyor.???

    bu sapikligi, bu ilkelligi bize tanridan vahiyle gelen din olarak satamazsiniz..
    hadi oradan..

  28. Notamatik said

    Şu Filiz hanımın söylediğine bakarmısınız?:
    Ha bi de cennette hiç evlenmeyen kadınlar içinde eşler var. Tek erkeklere değil yani.
    Açık açık gılmanlara sulanıyor. Olacak şey değil.
    Filiz hanım, o gılmanlara fazla sulanmayın onlar size ait değil, erkeklere ait.
    O gılmanlar kadınlar için olsaydı onların parmağında yüzükler kolunda bilezikler olmazdı. Üstelikte öyle süt gibi, sedef gibi, etrafa saçılmış inciler gibi değil, arslan gibi erkek olurlardı.
    Sizin cinsel tercihleriniz farklı olabilir ama arapın allahı o gılmanları size vermez boşuna heveslenmeyin.
    Hadi diyelimki çaktırmadan gılmanın birini bir köşeye sıkıştırdınız. Yinede birşey yapamazsınız çünkü o gılmanlar tam bir nonoş.
    Yaşlarınında size uygun olacağını zannetmiyorum. Huriler 9 yaşında olduğuna göre, gılmanlar da bilemediğin en fazla 11-12 dir.

    Bütün bunların yanında; siz hangi mezheptensiniz yahu? Ben hayatımda hiç bu kadar geniş bir mezhep görmedim.
    Aynı cennetin içinde kocası hurinin birinden inip öbürüne binecek, bu hanımefendi de güya gılmanlarla gününü gün edecek. Pes doğrusu. Geniş mezhep olurda bu kadarı olmaz artık. Ne günlere kaldık, başımıza taş yağacak.
    İnşallah ben yanılırımda sizin arzularınız yerine gelir, ne diyelim. Umarım biran evvel cennete kavuşursunuzda sizde rahat edersiniz bizde rahat ederiz. Baksanıza çok zor sabrediyor gibisiniz gılmanlara kavuşmak için.

  29. mesut said

    tasavvufi sohbetler (mehmet ıldırar/menzil-nakşi) bu kitapta okumuştum peygamberimiz vefat ettiğinde hz. ayşe 18 yaşındaymış öyleyse kaç yaşında evlendi?9 yaş çok küçük o yaşta bir kız korkmazmı evlilikten arap kızları erken gelişir diyorlar peki ruhenmi gelişir fiziki açıdanmı? vede ben arkadaşımın kızıyla evlenmem arkadaşımın kızkardeşiyle evlendirmeye kalktılar beni istemedim.peygamber hata yapamazmı bence yapar evlatlığının karısınımı boşatmış?ilk duyuyorum daha

  30. Yasin said

    Mesut sen de herhalde mantık işlemiyor. 9 yaşında bir kızla evlenen birine hangi aptal budala peygamber diyip itimat eder. O okuduğun kitapları kimlerin ne amaçla yazdığını bilmeden araştırmadan nasıl toplu iğne ucu kadar olan zekanla yorum yaparsın. Ayrıca senin arkadaşının kardeşiyle kızıyla evlenmenin sakıncası nedir. Namusuyla bir kadını kendine eş yapmanın hangi ahlaka etiğe aykırı olduğunu düşünüyorsun. http://www.islamustundur.com sitesine gir de gerçekleri gör. Bide bu kıytırık ateistlere ne güzel cevaplar verilmiş valla oturtmuşlar bu süper zekalı arkadaşları. İslamda tasavvuf diye bişey var mı ki? Bu sadece sanattır. Akıl olmazsa fikir ne yapsın. Peygamber tasavvuf mu yapardı? Peygamber evlatlığının karısını boşatsaydı evlatlığı onun dinini inkar ederdi. Peki neden hala müslüman kaldı. Allah aşkına şu topluma bakın kimin eli kimin cebinde belli değil. Şu Antalya’daki Bodrum’daki diskolara barlara bakın. Ahlak bu mu yani? Kadınların kızların namusu ayaklar altında hepsi bir gecelik olmuş. Hala peygamberle uğraşıyorsunuz. Sizlerinde namus anlayışınızı çok iyi biliyoruz. Kadınlarınız kızlarınız nerde kimle haberiniz yok. Bide utanmadan iffetli insanlara iftira atıyorsunuz. Zaten sizin tek bildiğiniz bu “ÇAMUR AT İZİ KALSIN” Ha bide hep soru sorarsınız ama kendinize soru soruldumu apışıp kalır günlerce düşünür araştırır ordan burdan çaldığınız bilgilerle birazda uydurarak cevaplarsınız. PEYGAMBERİMİZE KURBAN OLUN. SİZ ONUN ATTIĞI TIRNAK OLAMAZSINIZ. ORUÇ TUTARMISINIZ NAMAZ KILARMISINIZ? İŞİNİZE GELMEZ NEFSİNİZE AĞIR GELİR. Ye iç yan gel yat mantığı sizinki.

  31. asakiri said

    bulmuşunuz kendinize 2 -3 kişi uğraşıp duruyonuz yazdıkalrınızı okudum bir kaç da cevap yazdımcok aptalca seyler yazmışsınız insan atarda destekli atar gerçi destek de bulmazsınız ya aynıputperestlerin cehennem deki 19 melek biz e güç yetiremez biz daha kalabalığız galebe calarız dediği gibi gençbunaklar sizi ALLAH bunları sizin daha sapitmanız için veriyor mümin kuranı okudukça daha da imanı artar müşrik ate okudukça kendine göre daha sapık fikirler oluşturur

    harisun aleykum=peygamber ümmeti üzerine çok düşer gözetir ,üzerlerine titrer
    olay budur

  32. islamiyetgercekleri said

    Tabi Mümin Kuranı okur imanı dahada artar 12 – 13 yaşında kızları koynuna alır. Kadın üzerine kadın getirir. Kadını eve kapatır. Allah a Muhammed e laf edeni öldürür. Beline bomba bağlayıp patlatır. Kuranda baş örtüsü yoktur diyen kadını domuz bağı ile bağlayıp katleder. Oteli ateşe verip içindekileri yakar… Oruç tutmayanlara üniversitede meydan dayağı atar.

  33. islamiyetgercekleri said

    Sizin namaz oruç dediğiniz şeyler Hindistandan araklama. Tesbih te buna dahil.

    Bana NAMAZ ın kelime anlamını söyleyecek bir Müslüman getirin. Aynı şekilde namaz a başlarken eller neden kadınlarda göğüs erkeklerde kulak hizasına getirilir. Bunun anlamı nedir?

    İslamüstündür diye işkembeden sallama sitelerle ancak kendinizi kandırırsınız.

    Zeyd Muhammed in korkusundan gelip ben boşayayım Zeynebi diyor. Sonra emir direkt Allah tan geliyor. Zavallı Zeyd in korkudan gıkı çıkmıyor. Oda bu ayeti Allah yolladı zannediyor. Nasıl çıksın dinden. Muhammed de Allah ın arka çıkması ile gelinini yatağına almıştır. Müslümanlara örnek olsun diye tabi..

    He birde 19 melek ne işe yarayacak.. Merak ettiğim bir konu daha var. Meleklerin kanatları. Havasız bir ortamda o kanatlar ne işe yarayacak? Bitmedi saçmalıklar daha Kuran ikişer, üçer, dörder kanatlı meleklerden bahseder. Üçer kanatlı melek ne kadar ergonomiktir sizce? Yalpalayarak gider yaw.. Siz inanın bu masallara daha.

    35/1: … Melekler ikişer, üçer, dörder kanatlı elçiler yapan Allah’tır.

  34. Yasin said

    Mantıksızca konuşmayın ya lütfen. Namazla oruçla hintlilerin ne alakası var. Kaldıki namaz Hz Ademden beri var. Ancak hintliler bizden araklamadığı ne malum. Bizim peygamberimizde ne kültürlüymüş 10 üniversite falan bitirmiş 8-9 da dil biliyormuş. Arabın çölünde hintlilerin namazını nerden görmüşte uygulamış. Senin aklın herhalde …nın arkasından yürüyor. Demek zeyd peygamberin korkunundan ben zeynebi boşayayım diyor öylemi? Sende ordamıydın bunları derken? Sanki ordaymış gibi ballandıra ballandıra anlatmışsın. Zeyd hazretleri zaten eşiyle geçinemediği için boşanmıştır. İftira etmeyin. Ayrıca sen karını korkudan boşar mısın? Meleklere gelince sen melekleri daha çok çizgi filmlerden tanımışsın. Zaten senin gibi birinden fazlasını ümit etmiyoruz.IQ seviyenide görünce ancak bu kadar fikir yürütmen normal geliyor. Neyse cehennemde zaten karşılaşacaksınız. Orda tanışırsınız. Sana göre yapılan iyi ve kötü ameller mükafatsız ve cezasız mı kalacak? HAYIR. Bunların hesabı bir bir sorulacak. Peki size sorarım. Madem ki (haşa) peygamberimiz sapık biriydi. Bu kadar insan aptalmıydıda ona itimat etti. Bugüne kadar kimse bunları ispatlayamadıda senmi ispatladın 1500 yıl sonra. Ben birine bi laf desem 4-5inci kişiye gidinceye kadar 40 şekil alıyor. Siz nasıl 1500 yıllık olayları sanki pencereden seyretmiş gibi anlatıyorsunuz hayret doğrusu. Sizin uslubunuzu görende bizzat şahit olmuşsunuzda anlatıyorsunuz sanır. Siz cehennem şiddetinizi arttırmaktan başka birşey yapmıyorsunuz. Neyinize güveniyorsunuz? Gençliğinize mi? yoksa Sağlığınıza mı? Unutmayın bunları birgün kaybedeceksiniz beliniz bükü hastalanıp öleceksiniz yada kaza geçirip her an ölebilirsiniz? Hesap gününden korkmuyormusunuz?

  35. islamiyetgercekleri said

    Mağara adamları acaba nasıl namaz kılıyorlardı? Ne yazı biliyorlardı ne de kitap.. Kuran ı nasıl okudular acaba.. Kaldı ki Kuran da nasıl namaz kılınacağını anlatmaz. Bana söyle Kurana göre namaz nedir ve nasıl kılınır..

    Hala sorularıma cevap vermemişsin.

    Bana NAMAZ ın kelime anlamını söyleyecek bir Müslüman getirin. Aynı şekilde namaz a başlarken eller neden kadınlarda göğüs erkeklerde kulak hizasına getirilir. Bunun anlamı nedir?

    Hintliler sizden neden araklasın. Muhammed den 2000 yıl öncede var Hintlilerde bu namaz.. Sen ilk insandan beri vardır diyorsun.. Tabi Allah ı unutacaklar kala kala namaz kalacak akıllarında. Çok komiksiniz.. Tek Allahı unutup yerine güneşi ayı milyon tane Tanrıyı koyacaklar. Ama Namaz kalacak. Ha ha haaaa. Namaz kelimesi bile Arapça değil be.. Kuran ın dili nedir? Arapça iyide namaz kelimesine Allah bulamamış mı Arapça.. Bulmuş ama Hintlinin Namaz kelimesi daha hoşuna gitmiş Müslümanın..

    Hintlilere namazın anlamını ve nasıl kılınacağını anlatan Allah Araplara neden anlatmamış acaba Kuranda?

    Sen hala bana cevap veremedin. Bir peygamber gelininin boşatıp neden onunla evlenir?

    Sizin IQ seviyeniz tüm Müslümanlarla beraber Bedevi Arap ın yani 1400 yıl öncesinin seviyesinde kalmış. Geri kalmış ve dünyanın en ilkel ülkeleri Müslümanların ki. Medeniyet nedir bilmezler, okuma yazma oranı en düşük, ekonomik gelir oranı en düşük, bilimsel üretimde sıfırlar. Konuş sen daha konuş. Sen hesap gününü beklerken millet sentetik hücre üretti. Gen teknolojisini geliştirdi.. Sen bekle hala Hurilerle oynaşacağın cenneti. Hayalini kur..

    Hayatta her canlı ölecektir. Neden korkuyorsunuz ölmekten.. Kafanız almıyor değil mi. Anlayamıyorsunuz o zaman hemen Allah vardır diyorsunuz.. Olan Allahta peygamberine Kuranda ayet indiriyor kadınları nasıl sıraya dizeceği ile ilgili. Gelini ile evlenebileceğini söylüyor. Uçan kaçan kkadını helal kılıyor..

    Yani sana göre Allah adına adam öldüren cennete gidecek. 9-10 yaşında kızlarla evlenene günah yok. Bir kadının üzerine 3 kadın alıp eve kapatacaksın.. Normal… Din Allah ın olana kadar keseceksin. Baskın yapıp ganimet toplayacaksın. Bunları üleşirken baskında öldürülen erkeklerin karılarını çocuklarınıda üleşecen. Kadınları cariye yapıp koynuna alacaksın. Köle pazarlarında satabileceksin. Hediye olarak cariye alıp verebileceksin. Ayy ne güzel ameller. Bunjları yapıp üzerine birde cennette hurilerle, gılmanlarla(oğlanlarla) oynaşacaksın..

    Ne güzel yaaa. Tam 1400 yıl önce çöl bedevisinin hayali..

  36. islamiyetgercekleri said

    Kuranda çelişki yoktur sitesine gelelim. O site Kuranı bilime uyduracağım diye hilkat garibesi yaratan bir yerdir. Benim oraya yazdığım cevaplar yayınlanmamıştır. Acaba neden?

    Buraya her kim ne yazarsa yazsın yayınlanır ve cevapları verilir…

    Ey insanlar, gerçekten, Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. diye bir ayet varsa eğer genetik bozukluğu öne sürerek arada bunun dışında şeylerde olur diyebilinen bir site ne kadar kaale alınır. Resmen Kuran a şirk koşuyor…

  37. metu said

    ya kardeşim yeter ya bende müslümanım ama düşünüyorumda neden müslümanım diyorum bu dini kendi rızamla mı seçtim hayır annem babam müslüman diye bende otomatik olarak müslüman oldum peki hiç sordunuz mu biz türkler nasıl müslüman olduk bunları biliyormusunuz orta asyada ki bütün nehirler dereler kırmızı aktı da biz öle müslüman olduk zorla hile ile bizim ahlaklı insanımız zorla katliamlarla savaşlarla müslüman oldular sizce islam hoş görü dini ise bu yapılan vahşetler kitabın neresinde yazıyor bizi kendi inançlarına geçirmek için neden katlettiler neden atalarımızı köle yaptılar hani kuranda peygamber köleliği kaldırmıstı hı sadece araplarda mı köleliği kaldırdı yani milliyetçilik yaptı o zaman bana bunun cefvabını verin kuranda ne diyor ırkçılık yapmak yasaktır diyor dimi ama bak bal gibi de yapıyorlar o zaman bu işte bi yanlışlık var ama ben nerede yanlışlık olduğunu bulamadım neden geçmişte olanları bizlerden saklıyor belkide milleti bir arada tutmak için olabilir ama öle olsa bile bunları bilmeye hakkımız var eğer bizim atalarımızı nazilerin yahudilere yaptığı gibi katletmişlerse ben kendim için diyim ben ne o dine inanırım nede o allaha inanırım hangi kitapta yazıyor masum insanları öldürmek göğüsleri tomurcuk gibi kız çocukları ile seks fantazileri kurmak

  38. xxx said

    siz öbür tarafta sex hayatının olduğunuda nerden çıkardınız?

  39. islamiyetgercekleri said

    Hurilerin Memeleri…
    El değmemiş Huriler….

    Seks yoksa Hurinin bakire olması ve memeleri özene bözene anlatmasının amacı nedir Kuranda?

    Huriler ne işe yarayacaktır ve neden bu Huriler sadece erkeklere verilir?

    İşte böyle! Onları iri gözlü hurilerle de eşleştirmişizdir.(Duhan-54)

    -“Ve biz onları parlak,iri gözlü hurilerle eşleştirmişizdir.(Tur-20)

    Seks yoksa neden eşleştiriyor Hurilerle?

    Rahman57-58 ‘…Oralarda bakışlarını yalnız erkeklerine çevirmis, daha önce ne insan nede cinlerin dokunmuş olduğu eşler vardır. Onlar yakut ve mercan gibidir.’

    Eşler hemde el değmemiş. Sende değmeyeceksen(ki Müslümanlar zor tutarlar kendilerini bu konuda) el değmemiş olmasının iması nedir?

  40. gallenblase said

    Bundan bir sene öncesine kadar dilden, hocalardan, tv. dan, duyduklarimla kurani bilirdim, birgün patronum gelip kuranda hiristiyanlari öldürün yazili oldugunu bir dergide okudugunu söyledi (patronum Alman), ben tabiiki kurani duyduklarimla inandigim icin böyle birseyin kuranda yazili oldugu inanmak istememistim bir an, ve ozamanlar baska bir sitede islamiyet gerceklerini arastirmaya basladim. Kuranda bulunan bana her sacma gelen süreleri hem almanca olan kurana, hem kardesimde bulunan kurana, bende olan türkce kuranda ve bunun haricinde internetde bulunan kuranlara girip süreleri karsilastirdim, hepsinde aynisi yaziyordu, fakat inanip okumamis insanlarla tartistigimda bana denilen hep o gercek kuran degil. Ve bana hepside gercek kuran getiricekler hala, ben bu sitenin sayesinde kurani okumaya baslamistim, iyiki arastiran sadece duyduguyla yetinen bir insan degilmisimki kurani didik didik arastirmaya basladim, okuduklarima inanamadim, en cok düsündüren beni ise, milyonlarca insanlar nasil kendi inancini arastirmadan inanmasidir, ve okudum diyenlerin mantigi nekadardirki, okuduklari halde (sözde), hala kurandaki yazilari kabullenmesi, ve özellikle kadinlarimiz, nasil bu hakaretleri kendilerine karsi kabulleniyorlar, kuranda tarla oluyoruz erkekler istedigi gibi ciksinlar üzerimize, bu tecavüze ittirmek degilmidir erkekleri, kadinlarin erkeklerden daha düsük oldugunu söylüyor, kadini adem sIKILmasin diye yaratmis, kadinlar kara carsaflarla geze dursunlar, erkekler ise kadinlara sarksinlar. Ben Almanyada yasayip türkiyede üc sene kalmistim, ve türk milletinden bu üc sene icersinde nefret etmeme sebeb oldular, mantiksizliklari, bana o sulanan agizlariyla laf atmalari, yolda giderken orami burami sikip kacan yetismis erkeklerden igrenmistim, etrafimda bana sarkintilik yapan cocuk yasimda hep müslüman erkekleriydi, avrupada 30 senedir yasiyorum ve sadece bana saygiyla begendigini gösteren erkeklerle karsilastim, kesinlikle dogru bu söyledigim onlari korumak icin degil, müslüman erkekleri bana baktiginda o an kendimi ciplak ve tecavüze ugramis gibi hissettim kendimi, böyle birsey avrupa erkeklerinden basima gelmedi benim.
    yukarda anlatildigi gibi (ömer), Müslüman erkekler böyledir, cogunun kadinlari görünce agzi sulanan, barbardirlar namusdan konusurlar, fakat kendileri namussuzdur, nedense namus sirf kadinin apis arasinda müslümanlara göre.
    Birde en cok sinirlendigim bir konu daha var, kadinlarin sünnet konusu, bu kadinlari sünnet etme hiristiyanlardada varmis, fakat hiristiyanlar zamanla gittikleri icin akillaniyorlar, ve bazi sacmaliklari birakiyorlar, fakat bizim müslümanlar ise herzaman durmus saat gibi kaldiklari icin hala kadinlara iskence verip ufacik kizlari sünnet ediyorlar, geri kalmis müslümanlar hepinize sezleniyorum, su kuran dediginiz kitabi bir acin bastan sona kadar mantikla okuyun korkarak degil.

  41. kara54 said

    peki merak ediyorum çılgınca yok diyorsunuz yüzde 3 ünü bile kullanamadığınız bir kaz adet beyin hücrenizle inkarı kutsallaştırıp bununlada aşağılık bi şekilde eğleniyorsunuz bana övüp durduğunuz batı ilminin yoktan bir canlı yarattığı yada evrendeki herşeyin tesadüfü olduğunu komik laf oyunları şişkin egonuzu katmadan önyargısız bi şekilde ispatlayında sizin davanız için canımı vereyim özzür ben çok şey istedim heralde hadi size 100000000000 yıl bulun bakalım küçücükler

  42. kara54 said

    umarım okur ve tarif ettiğim bir şekilde cevaplarsınız unutmayın yok demek kabul etmekten çok kolaydır
    nolur bari bu kez kolaya kaçmayın teknoloji davulcuları okadar basit şeyleri dayanak kılıp inkar ediyorsunuz ki halinize ağlıyorum çirkefliğinize gülüyorum haşa yalan olsun inandıklarımız siz doğru yolda olanlardan olun bakalım ama1 milyardan fazla insanın inanıp saygı duyduğu insanlara saygısızlık sizin ne derece hangi derece kaç derece insan olduğunuzu gösteriyor zaten inanan insanların sevdiklerine ağız uzatmayın

  43. apranax75 said

    site sahiplerinin sonuna kadar yanındayım..
    bu örümcek beyinliler adam olana kadar sonuna kadar devam pes etmek yok…

  44. oumarix said

    Allah’ın yarattığı bedenle çalışıp Allah’ın yarattığı akılla düşünüp yine O’na hakaret ediyorsunuz. siz neyinize güveniyorsunuz ki. bir gün toprak olup gittiğinizde sizi ne kurtaracak. tabi inanmıyorsunuz ki ahrete. ölüm sizin için bir yokluk. bir hiçe gidiş. en aptal insan bile en azaplı hayatı yokluğa değişmez. ama siz ölüp gideceğiniz ve yok olacağınız hissiyle beyninize kan doldurup İslam’ın hakkınızdaki hükmünü duyuncada olamaz diyerek inkara kalkışıyorsunuz. ebu cehil bile Peygamberi tasdik etmiş. ve szin gibi gururuna kibirine yenilerek inkara devam etmiştir.
    40 yaşına kadar iffetle doğrulukla yaşamış bir yüce şahsiyete 40 yıllık hayattan sonra değişmiş mi diyeceğiz. ömründe bir insana yalan söylememişken ALlah’a karşı yalan mı söyledi -haşa-

    bana yokluktan başka birşey vaadetmeden asla dinimden dönmeyi teklif etmeyin.

  45. oklukirpi said

    Türk erkeklerinin kadinlara karsi saygisiz davranmasini dine baglamak bence Islam’a biraz haksizlik oluyor. Bence bu daha çok egitim, uygarlik düzeyi ve geleneklerle ilgili bir sey. Orta Dogu toplumlarinda kültürel ve geleneksel olarak maçoluga ve erkek egemenligine bir egilim var, bu sadece dinle açiklanamaz. Böyle bir egilim oldugu için Islam’in kadini baski altina alan kurallari ön plana çikariliyor, kadin haklarini koruyan kurallar arka plana itiliyor, böylece Islam’i oldugundan daha kötü gibi gösteriliyor. Fakat erkeklerdeki cinsel takintilar (asiri pasiflik veya saldirgan bir aktiflik, asiri kiskançlik vs.) kismen dini baskilarla açiklanabilir. Ergenlik dönemine gelindiginde cinsel fantaziler kurmak, cinsel istek belirtileri göstermek son derece dogaldir. Ama din bunlari kirli niyetler ve düsünceler gibi gösterip ergenlik çagindaki çocuklarin türlü gizlilik, iki yüzlülük ve suçluluk tarzi duygulara kapilmalarina neden olur. Bu sekilde geçirilen bastirilmis bir ergenlik de ileride cinsel takintilara, normal bir duygusal iliski özürlülügüne vs. neden olabilir. Dikkat edin, yobaz müslümanlar ask, sevgi, sevgili gibi kavramlardan hoslanmazlar. Onlar için erkege itaat, dogurmak ve dogurtmak esastir.

  46. sofiemin said

    Cehennem sıcacık vallah girin içine yatın tam size göre sogugu sevmezsiniz siz atın şezlongu bronzlaşın sim siyah olana kadar kemüklerinize gadar yanın inş havlular benden söz bursa özdilek hemde.ser sefil olun masonları sizi

  47. 17ekim said

    BEN SİTE YÖNETİCİSİNE TÜM KONULAR DA KATILIYORUM..TEBRİK EDİYORUM…İSLAM SAFSATASI ARTIK BİTMELİ..ARAP ANAYASASI SİLİNMELİ..ÇOCUKLARIMIZA İLİM DEĞİL BİLİM ÖĞRETİLMELİ…SİTE YÖNETİCİSİNE KUCAK DOLUSU SEVGİLER..SAYGILARIMI SUNUYORUM..

  48. abbacevat said

    Önce site sahiplerini insanları düşünmeye sevkettikleri için tebrik diyorum.
    Geçenlerde bir Alman İslam prof. Hz Muhammedin yaşamış olduğuna dair çok kesin deliller bulunamadığını, hiç yaşamamış olabileceğinin de bir ihtimal olduğunu söyledi.
    Hz Muhammedin hiç yaşamadığının bile iddia edilebildiği kadar bulanık bir dönemde yapıldığı aktarılan evliliklerin ilk gecelerinde cinsel ilişki yaşadıklarını siz kurguluyorsunuz.
    Evliliğin tek amacının seks olduğuyla ilgili bir kesin algınız var ayrıca. Ama konumuz siz değilsiniz tabi ki.
    Allah inancını içimde taşıyorum ama Amerika yı selle vurarak bir ceza verdiğini düşünemiyorum.
    Dogmatik islam bunu buyurur, çünkü gelenekler din olmuştur. Müslümanların “gelenek” ve Allah-kul arasındaki inanç ayrımını yapması lazım ki kul yapısı gelenekler içinde şeytani düşünce barındırır ve müslümanları suç işlemeye teşvik eder. Hadisler kitapları ise şeytanın başucu kitaplarıdır.

    Bu islamiyet gelenekleri açısından değerli şahısların sapkın cinsel hayatları olduğundan bahsetmiş ve “Kaldı ki siz bu hadislerin yazarlarının yazdıklarına bakarak ibadetlerinizi şekillendirmişsiniz” demişsiniz. Hangi “hadis”te bu cinsel hayat geçer orada bir anlamsızlık var. Öyle hadis mi olur?Kötü niyet aramıyorum tabi bu cümlenizde..

    “Eğer yukarıda yazdıklarıma uydurma diyorsanız, sizin yaptığınız ibadetlerde uydurmadır diyorum.”
    Evet, uydurmadır. Kesinlikle doğru bir tespit. Ama bu ibadetleri geçersiz kılmaz. O Allah sen ona her nasıl ibadet edersen öyle kabul eder.

    “Hemen başka ülkelere ve insanlara çamur atın. Önce bir kendinize bakın. Bu memleketten çıktı 2 yaşında kızla cinsel ilişki kuran bir canavar. Gazeteler her gün Türkiye de ufak kız ve erkek çocuklarına tecavüz edip öldüren Müslüman haberleri ile dolu. Şimdi bana onlar Müslüman değildir dersiniz. Yemezler.
    Ortalık zorla küçük yaşta evlendirilip intihar eden, her gün dayak yiyen doğulu kızlardan geçilmiyor.
    Pakistanda her gün bir sürü kadın tecavüze uğruyor ve şeriattan korktukları için söyleyemiyorlar. Bütün bunları daha önce yazdım. Her gelen Müslüman hemen papağan gibi aynı şeyleri söylüyor. Sizlere ezberletmişler. Sizden sonra bir başkası gelecek oda sizin dediklerinizin aynısını söyleyecek. Buna şaşırmıyorum.”
    demişsin.
    Ben Kuran da böyle birşey yazdığını okumadım. Yukarıda yazılan utanç verici olayların Kuranda yerini aradım, bulamadım. Hangi surede diyor?
    Örneğin eşcinsel papazlar haberi yayyıldı bi ara hristiyanlar eşcinsel inanmayan insanlar heteroseksuel (normal) demek değil.
    Müslümanda hristiyanda dinsizde agnostikte suç işler.Ama müslüman Kuranın Türkçesini okusa çok çok daha sakınır günah olarak anılan suçlardan ve zaten genel toplumsal ayıplardan.

    “O zaman soru 53 yaşında ki bir dede neden gencecik kızla evlenmek ister. Üstelik bir Peygamber…”demişsin.

    Aslında magazin haberi gibi, manken kız saat gece 2 de teomanın evinden çıktı, yanakları al al dı. Yani haberin neye işaret edeceği belli. Öyle bir yazmış ki sanki olay yan masada olmuş. kendisi şahit. Sen bu yalanın şahiti misin ey arkadaş? Bırak peygamberi muhammedi allahı bir tarafa; insan olarak sen bu yalanın şahit imisin? Ordamıydın? Bu bir yalansa buna sarılma ihtiyacın neden? Kızarak yazmıyorum inan arkadaşım, kendini sorgula ben buna neden kesinkes bu böyle gözüyle bakıyorum de kendine. Herkesin inancı kendine, cevabın da kendine.

    Artık siz bir yolun yolcususunuz. Bunda sonra okuduklarınız öğrendikleriniz gerçeği bulmak değil tezinizi ispat etmek için olacaktır.
    Din Allah ile kul arasındadır. Siz tam ortasında bu web sayfanızla birşeyler yapıyorsunuz da ortamızda ne arıyorsunuz?
    Müslüman arkadaşlara da tavsiyem sadece Kuran ı temel alın ve siz ne anlıyorsanız onu uygulayın. Sadece O Allahın söz üdür.
    Hadisler, buhariler yahyalar değil. Bu ortadaki adam ve yazıların hepsini alıp çöpe atın.
    Bir de değinmeden geçemeyeceğim, yukarıda bir arkadaş Kuran da geçen bazı kelimeleri o nedemek bu nedemek diye yazmış. O tercümedir, her tercüme de bir yorumdur. Tabi “o nedemek ki” diye yazıp duracağına, önce 3-4 farklı meal okur, hatta bir ingilizce meal okuyun bazı şeyler ne kadar değişiyor. O da yetmezse kendi anlayışına göre surenin anlamını etkileyecek arapça kelimenin o tarihsel süreç içindeki kavramsal karşılığını türkçeye çevirir. böylece bir mealdeki “turkce” kelimeye takılmaz. İhlas suresi “Ahad ve Vahad” arasındaki farkı çeviriyle maalesef anlayamıyorsunuz.

    Tek mesaj Kuran’dır. Ve alınan mesaj kişiye özeldir.

  49. engse said

    neymiş bu araplar yahu !! öz kızını ömere, pazarlama taktiğimi yaptı yoksa ömer halife olduğundan dolayı bizim ali, ömere karşı koymaya kuvvet bulamadı da mı 10 yaşındaki öz kızını, 60 yaşındaki ömere teslim etti, stratejik bakmak gerekli. verdim demeyle verdim oluyorsa 50 yaş büyükle evlilik vah arap kızlarının başına.

  50. islamiyetgercekleri said

    Ben Kuran da böyle birşey yazdığını okumadım. Yukarıda yazılan utanç verici olayların Kuranda yerini aradım, bulamadım. Hangi surede diyor?

    Bunu soran değerli yazar..

    Şimdi elbette Kuran gibi darmadağın bir bakkal defterinden bunu bulmanız imkansız..

    65- Talak-4 Diyanet İşleri : Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır. Hamile olanların bekleme süresi ise, doğum yapmalarıyla sona erer. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.

    Adem Uğur : Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır. Gebe olanların bekleme süresi ise, yüklerini bırakmaları (doğum yapmaları)dır. Kim Allah’tan korkarsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.

    Dikkat edin kadınlarınız ve henüz adet görmeyenler diyor.. Henüz adet görmeyenler sizce kaç yaşındadırlar?

    Sizin gibi hala duygusal mantıkla yaşayanlar bunları ne kadaristesede göremezler.. Bu şekilde Kuranı aklayamazsınız.. Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol… Karşınızda Kuran bilmeyen biri YOK…

    • musellem said

      bütün siteyi tek tek okuyorum. her yorumu değerlendiriyorum. araştırıyorum. sen de kendini haklı gördüğünden kendince iyi niyetli bir şeyler yapmaya çalışıyorsun. çünkü aklında fikirlerini kendine ispat etmişsin bir yerde. ve inanan insanlara kendi savunduğun gerçekleri kendi ispatlarını sunarak onları aydınlatmak çabası içinde bence art niyetsiz bir iş yürütüyorsun. ben de bir fikre sahip olsam ve bu fikirlerim kendimce fikirden öte ispatlı olsa ve eğer diğer insanları kendi aklıma ispat ettiğim bu gerçeklerden uzak görsem ben de o insanları aydınlatmak ve gerçekleri haykırmak için senin gibi bir eyleme girişirim. çeşitli yorumlarını okuyorum kimisi kısmen haklı, kimisi saçma gibi, kimisi alakasız, kimisi kısmen alakalı. her ne ise. tartışmak güzeldir saygı çerçevesinde olursa. hakaretsiz ve saldırıcı bir üsluptan uzak şekilde bana cevaplar verirsen çok olgunca ve seviyeli hatta hoşnutluk duyacağımız bir diyalog kurabiliriz. amacım seni yada başkasını çevirmeye çalışmak değildir, aksine kendimi çevirmektir doğru olana.

      şimdi gelelim üstte yazdığın ayete. senin bu ayeti bilerek saptırdığına, ayetin gerçeğinin farkına varıp da görmezden gelip işine daha çok gelen o saçma sapan diyanet mealine göre bir görüş ortaya atmış olmana inanmak istemiyorum. eğer öyle bir şey yapmışsan bir kere kişiliksizlik yapmış olursun. kişiliksizsin demek istemiyorum ama sen savunduğun fikirlere yalan dolan iliştirirsen bu yaptığını hiç de kişiliklilik emsali bir hareket olarak görmemi bekleme. tabi bu söylediklerim ayetin gerçeğini bile bile sırf görüşlerini destekliyor diye diyanetin yanlış mealini ortaya atmışsan geçerlidir. ama ayetin gerçeğini bilmiyorsan diyeceğim birşey yoktur. Ama böyle olsa bile demekki sen ayetin mealini araştırmadan ayetin arapça kelimelerini tek tek karşılaştırıp meali tasdik etmeden direkt buraya yazıyorsun demektir. bu da yanlış değil mi?

      şimdi de gelelim ayete. TALAK SURESİ 4. AYET

      ARAPÇASI:
      وَاللَّائِي يَئِسْنَ مِنَ الْمَحِيضِ مِن نِّسَائِكُمْ إِنِ ارْتَبْتُمْ فَعِدَّتُهُنَّ ثَلَاثَةُ أَشْهُرٍ وَاللَّائِي لَمْ يَحِضْنَ وَأُوْلَاتُ الْأَحْمَالِ أَجَلُهُنَّ أَن يَضَعْنَ حَمْلَهُنَّ وَمَن يَتَّقِ اللَّهَ يَجْعَل لَّهُ مِنْ أَمْرِهِ يُسْرًا

      Vellâî yeisne minel mahîdı min nisâikum inirtebtum fe iddetuhunne selâsetu eşhurin vellâî lem yahıdn, ve ulâtul ahmâli eceluhunne en yada’ne hamlehunn(hamlehunne), ve men yettekıllâhe yec’al lehu min emrihî yusrâ

      KELİMELERİN TÜRKÇELERİ:
      1. ve ellâî : ve onlar (o kadınlar)
      2. yeisne : kesilir
      3. min el mahîdı : hayzdan, adetten
      4. min nisâi-kum : kadınlarınızdan
      5. in : eğer
      6. irtebtum : şüphe ettiniz
      7. fe : o zaman, o taktirde
      8. iddetu-hunne : onların iddetleri, müddetleri
      9. selâsetu : üç
      10. eşhurin : aylar
      11. ve ellâî : ve onlar
      12. lem yahıdne : hayız görmeyen
      13. ve ulâtu : ve bekleme
      14. el ahmâli : yüklü olanlar, hamile olanlar
      15. ecelu-hunne : onların süreleri
      16. en yada’ne : bırakmak, doğurmak
      17. hamle-hunne : onların (kadınların) yükleri
      18. ve men : ve kim
      19. yettekı : takva sahibi olur
      20. allâhe : Allah’tan
      21. yec’al : kılar, yapar, sağlar
      22. lehu : onun için, ona
      23. min emri-hî : onun işinden, onun işinde
      24. yusren : kolaylık

      MEALİ HAMDİ YAZIR: (en doğrusu)
      Adetten kesilmiş kadınlarınız hakkında şüpheye düşerseniz, onların iddeti de üç aydır; adet görmeyenler de öyledir. Yüklülerin bekleme süresi ise doğum yapmalarıdır. Her kim Allah’tan korkarsa, Allah onun işine bir kolaylık verir.

      MEAL MUHAMMED ESED
      Ay hali görmekten kesilen ve hiç ay hali görmeyen kadınlarınıza gelince, onların iddeti, -eğer (onun süresiyle ilgili) bir şüpheniz varsa- üç (takvim) ay(ı) olacaktır; hamile olanların iddetleri ise, doğum yaptıklarında sona erecektir. Allah, kendisine karşı sorumluluk bilinci taşıyan herkese, buyruklarına uymayı kolaylaştırır.

      TEFSİR HAMDİ YAZIR (ŞAŞIRTICI DİKKATLE OKUYUN):
      Bunlar gerek on yedi yaşından küçük olup henüz büluğa ermemiş olduklarından dolayı hayız görmemiş olanları ve gerek büluğ yaşının en üst sınırı olan on yedi yaşını geçmiş, binaenaleyh yaş itibariyle büluğa ermiş oldukları halde âdet görmeyenleri kapsamaktadır. Bir veya iki kere hayız görüp de sonra görmeyenlerde de sahih olan budur.

      Meallerinde kuranın arapçasında aslında hiç olmayan “henüz” kelimesini kullanan meailciler
      İmam İskender Ali Mihr
      Diyanet İşleri
      Diyanet İşleri (eski)
      Ali Bulaç
      Ali Fikri Yavuz
      Bekir Sadak
      Celal Yıldırım
      Gültekin Onan
      İbni Kesir
      Süleyman Ateş
      Ümit Şimşek

      Meallerinde kuranın arapçasında aslında hiç olmayan “henüz” kelimesini zaten kullanmayan mealciler
      Abdulbaki Gölpınarlı
      Adem Uğur
      Diyanet Vakfi
      Elmalılı Hamdi Yazır
      Muhammed Esed
      Yaşar Nuri Öztürk

      Hamdi Yazır mealinde “henüz” kelimesini kullanmamıştır. çünkü öyle bir kelime de yoktur ayette. Hatta henüz kelimesinin anlamını taşıyacak bir ek bile yoktur. Ancak tefsirinde açık açık adet görmeyen ve ergenliğe girmemiş kızlarla cinsel ilişkiye girilebileceğini evlenilebilineceğini yazmıştır. NEDEN !! Çünkü tefsiri hazırlarken gerçekliği %100 doğru olmayan hadislerin etkisinde kalmıştır. Oysa ki aradan 1400 yıl geçmiş ve bu yıllar içinde hadis kitaplarına müdahale edilmediği ne malumdur! ki 4 ehli sünnet mezhebi diye bir şey de bu yüzden çıkmıştır. bu 4 ehli sünnet mezhebi iman da itikadda aynıdır çünkü kaynak kurandır. amcak bu mezhepler amelde ayrılmışlardır çünkü bir hadis kitabında başka bir hadis kitabında başka şekilde namaz kılınır. hatta aynı hadis kitabında bile çelişkiler bulmak mümkündür. ben eğer bir hadis okuduğumda bu hadis kuranla bağdaşıyorsa o hadise az çok doğru gözüyle bakarım ama az çok.

      bu ayetin iniş amacı zaten bellidir. diyelim ki ben evliyim ama boşanıcam. ve 1400 yıl öncesinde yaşıyorum ve ultrason hamilelik testi yok. onun için bu ayeti uygulayacağım üç ay bekleyeceğim bakalım hamile mi değil mi diye. zaten eğer hamileyse o üç ayda adet görmemesi lazımdır biyolojik olarak. üç ayın sonunda da karnı biraz belirginleşir. eğer belirginleşmemiş ve adet de bu üç ayda devam ettiyse demek ki kadın hamile değildir. boşanma gerçekleştirilir.

      peki öyleyse hiç adet görmemişler kimdir? Kadının bir rahatsızlığı vardır doğuştan adet görmüyordur kısırdır. Bu durumlar yaşanıyor. eğer zaten hiç adet görmüyorsa hamile kalamaz değil mi peki neden üç ay bekleniyor? belki bu üç ay içerisinde barışırlar diye.

      adet görmemiş kadınların daha ergenlik çağına girmemiş kızlar olduğu iddiası ise saçmadır. bizim kaynağımız kurandır. kurana göre ergenliğe girmemiş çocuklar günahsızdırlar ve onlara ibadet farz değildir. hatta mirasları bile onlara ergenliğe girince teslim edilir. bu konuda kuranda çelişki yoktur. ama için işine şu hadis bu hadis katıp ayetleri yorumlamaya kalkarsanız işte o zaman çelişki olur. hadis kitaplarının tahrif edildiği bu yönden bellidir.

      AÇIKLIĞA KAVUŞAN KONULAR:
      1: TALAK (BOŞANMA) Suresi kelime kelime harf harf arapçasından kontrol edilmiş ancak “henüz” kelimesi bulunamamıştır.
      2: Hadis kitaplarındaki yanlışlıkların sonuçları ispatlarıyla ortaya konulmuş (örn mezhepler ve kuranla çelişen hükümler bulunması, aradan 1400 yıl geçmesi ) ve büyük oranda değiştirilmiş tahrif edilmiş olduğu belirlenmiştir.
      3: adet görmemiş kadınların ergenlik çağına girmemiş kızlar olduğu iddiası çürütülmüştür. (çünkü kurana göre ergenlik çağına girmemiş çocuklar yetişkin birey değildir ve onlara günah yoktur )

  51. atabey26 said

    Muhterem kardeşim İslâm âlimlerinden bir çoğu bu olayın doğru olmadığı ve bu konuda nakledilen rivâyetlerin uydurma olduğu kanısındalar Bunu reddeden büyük âlimler ve araştırmacılar bu konuda geniş risaleler yazmış ve delillerini ortaya koymuşlardır Onlar söz konusu rivâyetleri teker teker ele alarak onları senet ve muhteva açısından çürütmeğe ve bunun bir düzmece olduğunu ispat etmeğe çalışmışlardır
    Böylesine uzun araştırmaları böyle kısa yazışmalara sığdırmak zor ve yorucu olabileceği için ben detaylara inmeden bu araştırmalardan kısa bir rapor sunmakla yetineceğim:
    a)-Rivâyetlerin senedi zayıf ve itibarsızdır Zira bu rivâyetlerin senetlerinde yer alan râvilerin bir çoğu bizzat Sünnî ricâl âlimlerinin çok ağır ifâdeleriyle taz’if edilmişlerdir ki biz her rivâyetin senedinden sadece bir kişiyi seçip ismini vermekle yetineceğiz:
    1-Ahmed b Abd-ül Cabbâr 2-Yunus b Bükeyr 3-Amr b Dinâr 4-Süfyan b Üyeyne 5-Veki’ b Cerrâh 6-İbn-i Cüreyh 7-İbn-i Ebî Melike 8-Hişâm b Sa’d 9-İbn-i Veheb 10-Musa b Ali El-Lahmî 11-Ali b Rabâh El-Lahmî 12-Akabe b Âmir-il Cühenî 13-Atâ-ül Horâsanî 14-Muhammed b Ömer El-Vâkidî 15-Abdurrahman b Zeyd 16-Zeyd b Eslem 17-Zubeyr b Bekkâr 18-İbn-i Şehâb Ez-Zuhrî 19-Amir-üş Şa’bî 20-Ammâr b Ebî Ammâr 21-Abdullah-il Behiyy17
    b)-Bu rivâyetlerden hiçbirisi, ne SAHİH-İ BUHARİ’de , ne de Sahih-i Müslim’de nakledilmemiştir Bir çok Sünnî ulemâsı, bir rivâyetin bu iki kitapta nakledilmemesini, onun zayıf ve itibarsızlığının delili olarak gösteriyorlar
    c)-Bu rivâyetler sadece adı geçen iki kaynakta değil, Kütüb-i Sitte’nin hiçbirisinde, hatta muteber bilinen Müsnetlerde dahi (Müsned-i Ahmed b Hanbel gibi) nakledilmemiştir Yine çoğu Sünnî âlimler, bu kaynaklarda nakledilmeyen rivâyetleri muteber saymamaktadır; ama nedense bu muhteremler, bu ve benzeri konulara gelince kendi prensiplerini hep unutuyorlar!!
    d)-Rivâyetleri inceleyen herkes onlar arasında birbirini yalanlayan, akıl almaz ihtilafların, hatta çelişkilerin bulunduğunu açıkça görür Bazı nakiller Emir-ül Mu’min’in bizzat kendisinin kızının nikah işini üstlendiğini; bazısı ise bu işi Abbâs İbn-i Abdulmuttalib’e bıraktığını öne sürmektedir Bazı rivâyetler bu işin Ömer’in bir takım tehditlerinden sonra icbâren, bazısı ise gönül rızasıyla ve ihtiyarî bir şekilde gerçekleştiğini söylüyor Bazısında Ömer’in bu evlenme neticesinde Fâtıma Zeyd ve Rukayye adında çocuklarının olduğunu, bazısı ise henüz zifaf gerçekleşmeden Ömer’in öldürüldüğünü zikrediyor Yine bazı nakillerde sözü geçen Zeyd İbn-i Ömer’in çocuk sahibi olduğu, bazısında ise çoluk-çocuk sahibi olmadan öldürüldüğü öne sürülmektedir Yine bazı nakiller, Zeyd’in anasıyla birlikte öldürüldüğünü, bazısı ise anasının kendisinden sonra bir müddet yaşadığını iddia etmiştir Anası Ümm-ü Külsüm ile aynı günde vefat eden Zeyd’e kimin cenaze namazı kıldırdığı hususunda da değişik rivâyetler vardır; bazısı bu kişinin Abdullah b Ömer, bazısı Said b Âs, bazısı da Sa’d b Ebi Vakkâs olduğunu kaydetmektedir Yine bazı rivâyetler, Ömer’in kırk bin dirhem mihir tayin ettiğini, bazısı dört bin, bazısı da mihrin beş yüz dirhem olduğunu ileri sürmüştür; buna benzer daha nice değişik ve çelişkili nakiller söz konusudur Böylesine çelişkili rivayetleri kabul etmek akıl kârı değildir ve bu iddianın iptaline bunca çelişki yeter aslında
    e)-Bu rivâyetlerde haysiyet ve hamiyet sahibi insanların asla kabul edemeyeceği bir takım iddia ve isnatlar mevcuttur ki ben bunlardan bir kaçına değinip hükmü sizin insaf ve vicdanınıza bırakacağım:
    Bazı rivâyetlerde şöyle nakledilmiştir:
    “Ömer, Ali b Ebi Talib’ten Ümm-ü Külsüm’ü kendisine tezvic etmesini istedi Hz Ali ise o henüz küçüktür cevabını verdiÖmer, ya Ebe-l Hasan dedi, onu bana tezvic et Kimse benim gibi onun kerametini koruyamaz Bunun üzerine, Hz Ali ‘O halde yanına göndereceğim onu; eğer beğenirsen sana nikahlarım’ dedi ve bir hırkayla onu Ömer’in yanına göndererek ona ‘Bahsettiğim hırka budur işte’ demesini istedi Kız bunu ona söyleyince, Ömer ‘Babana söyle razıyım’ dedi Sonra elini uzatarak onun ayağını açtı Buna rahatsız olan Ümm-ü Külsüm ‘Sen mi bunu yapıyorsun dedi; eğer Emir-ül Mu’minin olmasaydın burnunu kırardım senin’ Sonra da babasına gelerek durumu anlattı ve ‘Beni kötü bir ihtiyarın yanına gönderdin’ diye babasına yakındı Hz Ali de ‘Kızım o senin kocandır’ dedi
    Bu rivâyetlerin bazısında Hz Ali’nin, kızına süslenip de Ömer’in yanına gitmesini emrettiği de ilave edilmiştir
    Bazı rivayetlerde, kız Ömer’in yanına geldiğinde onun ayağını açıp okşadığını, bazısında bağrına bastığını, hatta bazısında onu öptüğünü nakletmişlerdir!! Halbuki bütün kaynaklar, o sırada daha nikah akdinin gerçekleşmediğinde müttefiktir!!
    Ey hamiyet ve vicdan sahipleri, Ali gibi hamiyet ve haysiyet madeni olan birisinin, kendi namusu hakkında böylesine süfli bir davranışta bulunabileceğine inanıyor musunuz ki hâşâ kendi namusunu bu şekilde başkalarına peşkeş çeksin ve henüz şer’î nikah kıyılmadan namusuna sarkıntılık yapılmasına göz yumsun; hatta vesile olsun?! Siz kendi namusunuz hakkında böyle davranır mısınız ki hamiyet ve takva sahiplerinin önderine böyle bir şeyi layık göresiniz?!

    Yine bu rivâyetlerin bazısında şöyle diyor: “Hz Ali bu evlilik konusunda iki oğlu Hz Hasan ve Hz Hüseyin ile istişâre etti; onlar da ‘O da bir kadındır; seçme hakkı vardır’ deyip muhalefet ettiler; ancak babalarının kızarak küstüğünü görünce razı oldular”
    Nasıl?! Beğeniyor musunuz aziz kardeşim? Karar sizin Bu rivâyetler arasında, bunlar gibi daha nice gülünç ve utanç verici nakillere rastlamanız mümkündür18
    f)-Bu rivâyetlerin bir çoğunda Ümm-ü Külsüm’ün, kardeşi İmam Hasan’ın zamanında vefat ettiğini; hatta İmâm Hasan’ın da kardeşi İmâm Hüseyin’le birlikte Ümm-ü Külsüm’ün cenaze namazına katılıp imamın arkasında ona namaz kıldıkları19 iddia edilmektedir; oysa bir çok tarihi belge, Ümm-ü Külsüm’ün Kerbelâ vak’asına katıldığını, hatta Kufe ve Şam’da hutbeler okuduğunu göstermektedir20
    İşte bu zikrettiğimiz ve zikretmediğimiz daha bir çok delile dayanarak çoğu âlimler, bu rivâyetlerin uydurma olduğu kanaatine varmışlardır

    17-Ehl-i Sünnet’in “Ricâl” âlimlerinin bu râviler hakkındaki görüşleri için sırasıyla aşağıdaki kaynaklara baş vurabilirsiniz:
    1-Tehzib-üt Tehzib, C1, S44
    2-Tehzib-üt Tehzib, C11, S382
    3-Tehzib-üt Tehzib, C8, S27
    4-Tehzib-üt Tehzib, C4, S106
    5-Mizân-ül İ’tidâl, C4, S336
    6-Tehzib-üt Tehzib, C6, S359, Mizân-ül İ’tidâl, C2, S656, Tekrib-üt Tehzib, C1, S520
    7-Tehzib-üt Tehzib, C5, S268
    8-Müzân-ül İ’tidâl, C4, S298, Tehzib-üt Tehzib, C11, S37
    9-El-Kâmil-u Fiz-Zuâfa, C4, S124, Mizan-ül İ’tidâl, C2, S521-252, Tehzib-üt Tehzib, C6, S66-67
    10-Tehzib-üt Tehzib, C10, S324
    11-Tehzib-üt Tehzib, C7, S 280
    12-Tehzib-üt Tehzib, C7, S216, El-Ensab, Cüheni maddesi, Hüsn-ül Muhazara, C1, S585, Et-Tabakât, C3, S 259
    13-Ez-Zuafa-üs Sağir, No: 469, Kitab-ül Mecruhin, C2, S130, Ez-Zuafa-ül Kebir, No: 1444, Mizân-ül İ’tidâl, C3, S73, El-Ensab (Horasanî), C2, S337
    14-Mizân-ül İ’tidâl, C3, S662, El-Muğni Fiz-Zuafa,C2,S194, Tabakât-ül Huffâz, No: 144
    15-Tehzib-üt Tehzib, C6, S161
    16-Tehzib-üt Tehzib, C3, S342
    17-Tehzib-üt Tehzib, C3, S269
    18-İhyâ-ül Ulum, C4, S346, Tabakât-ül Kübrâ, C1, S546, El-İsâbe, C4, S379, Tehzib-üt Tehzib, C2, S127
    19-Tehzib-üt Tehzib, C7, S353, Takrib-üt Tehzib, C2, S48
    20-Tehzib-üt Tehzib, C10, S368
    21-Tehzib-üt Tehzib, C6, S82

  52. tarhanobr said

    Sonsuz tebrikler!!!! Biz tarih ancak bu kadar güzel ve kaynakçalar tek tek sunularak açıklanabilirdi… Malesef bunca ispatlara rağmen hala ve hala bu saçmalıklara inanan milyolar var. 2 ile 2 yi toplayınca 4 bulunuyor da neden islamda bune benzyen en ufak bir örnek yok. Ayrıca özellikle bu sapkınlıkları konusunda söylenecek hiçbir şey bırakmamışsınız…

    Aydınlık bir topluma ancak ve ancak bu saçmalıkla aramıza mesafe koyarak ulaşacağımızın bir ispatıdır bu yazı…

    Tekrar teşekkürler ve başarılar….

  53. melisrib said

    Allah sükür ki ben kendime ve kizima ve diger insanlara yapilmasini dogru bulmadigim seyleri sirf dinimde yaziyor diye sirf yapan kisinin peygamberlik sifati var diye kabul eden cift ahlakli KADINLARDAN DEGILIM. Böyle bir Müslüman olacagima ahlak anlayisima dürüstlükle bagli adaletli hic inanmayan IYI BIR INSAN olmayi tercih ederim. Peygamber ve onun arkadaslari gercekten torunlari yaslarinda kadinlarla evlenmisler. Ister 9 ister 13, isterse 18 olsunlar. Kizlarini birbirlerine neredeyse satip durmuslar. Cariyelerle birlesmisler. BUNLARI SERIAT VE ISLAM HADIS KITAPLARI INKAR ETMIYOR YAZIYOR SIZ NEDEN INKAR EDIYORSUNUZ. YA OLAYI OLDUGU GIBI KABUL EDIP ARKASINDA DURUN YADA BIRAKIN. NE SÜREKLI INKAR INKAR A.

    SIZ VERIR MISINIZ KIZINIZI DEDESI YASINDAKI COK ESLI ADAMA? BEN YAPAMAZDIM. PEYGAMBER DE OLSA KAPIMDAN KOVARDIM. ÖNCE IGNEYI KENDINIZE CUVALDIZI BASKASINA BATIRIN.

    HZ. MEVLANININ BIR SÖZÜ VARDIR: Islamiyeti yoz yobaz elinden kurtarin. Eger islamiyeti yozun ve yobazin elinden kurtaramiyorsaniz insanlari islamiyetin elinden kurtarin der.

    Milliyetciligin vatanseverligin dinle alakasi yoktur ikisini bu forumda bilncli veya bilincizce karistirmayin, dincilerin vatansever olmadigi gibi dinsizlerde ülkeyi satan insanlardir diye bir kaide mi var, alla alla.

    Gülay Haminin aciklamalarini da ayrica okudum kendi bircok türk insani gibi birtakim hikayelerle büyümüs zincirlerini kirmasi imkansiz, hor görmüyorum. Bazi seyleri sorgulamasi icinse zincirlerini kirmasi gerekir ki buda cesaret ister. Yanliz kalirsin disardan tepki alirsin sonra cehennem korkusu sarmissa icini hic yapamazsin.

    Ama Fliz hanimin yazdiklari kusura bakmasin ama gercelten cok cehalet kokuyor. Önce bir Önyargi sonrasinda Avrupa toplumlari hakkinda bilgisizlik (yok lezbiyen yok enses ..vs). Kendisinin arap erkekleri hakkinda hicbilgisi yok galiba. Tunus da kendi erkek arkadasima pazardaki erkeklerden teklif kulagina fisildandi. Bir cok fasli, cezayirli, tunuslu, suudi müslüman erkeklerin ki bu ülkemizde de vardir mutlaka hayvanlara karsi olan zorunlu münasebetini neredeyse anlattiracak bana. Müslüman ülkelerdeki lezbiyenleri saydiracak neredeyse.

    Kuran cinsel iliskiyi her anlamda vurgulayan surelerle dolu. Ben Kurani dinime daha fazla yaklasmak, duyulan ön yargilari ortadan kaldirmak icin okudum. Arastirmaci ve korkusuz bir kisiligim vardir ama ümitle okudum. Bir okudum, bir sure de kafama sorular ilisti hadi canim yanlis anlamamisimdir dedim, okumaya devam ettim. Tekrar sacma gelen baska bir süre, hadi onuda görmezden geldim ama Ahzap süresine gelince dur ya olamaz dedim. Okudukca benim icin kutsalligini yitirmeye basladi. Basindan söylenenler sonunda gecersiz sayiliyor. Tarih düzenlemesi yok. Peygaberin savaslarini kadinlarini ve yasamindan dogan olaylarla paralel gökten nedense hemen sip diye gelivermis ve kendini kötü anlardan politik olarak kurtaran onca süre neredeyse hepsine yakini. Bu konuda kimseyi ikna etme cabam yok. Ben artik tam anlamiyla kendi adima eminim. Bir Allah Tanri inanisi var icimde hala ama Islamiyetin bugünkü zamanimiza uymasi iyin COOOOOK yol almasi gerekirki bu Filiz Hamin gibi düsünenler sayesinde asla olamaz. Kanunlarin, yaptirimlarin icinde hapis kalmis fikirdeki insanlar degisimi günah sayarlar. Mallesef. Islamiyet cagimiza asla uymuyor iste bundandir ki Müslüman ülkelerde sürekli dinciler arasinda dahi bir catisma var hem fikri hem tatbiki.

    Ben bu gerceklere ne kulagimi ne gözümü ne de kalbimi kapatabildim. Kendim arastirdim ve sorguladim. Sorguladiktan sonra hersey daha da netlesti benim icin. O yüzden bu siteyi düzenleyen arkadasa bazi vurgulari sertte olsa hak veriyorum.

    Islamiyet bastan asagiya arap kültürüdür. Hic bir arap da Peygamberin esleri ve cariyeleriyle münasebetini inkar etmez, cok arkadasim var hepsi hadisleri savunur ama bir Türk inkar eder cünkü Türkün kültüründe cok eslilik, kücük yastaki kizlarin evlendirilmesi yoktur. O yüzden Filiz Hamin ve Gülay Hanim inkar ederler, aslinda bu mutluluk vericidir. Lakin bu kendini kandirmaktir, kafayi cekmek ve sanal dunyada yasamaktir.

    Bendeniz bu sanal dünyada daha fazla yasamk istemedim ve cok ferahladim, ben yapamadim ve simdi cok huzurluyum. Bu huzuru veren de Tanri.

  54. melisrib said

    EVET BU ARADA TÜRKIYE MÜSLÜMAN ÜLKE DEMEYI BIRAKIN ARTIK EV TÜRK VATANSLAR KARDESLER. HALKIN BIR COGU MÜSLÜMAN OLABILIR AMA FARKLI DINLERDE VE INANISTA OLAN ONCA INSAN YASAR. TÜRKIYE ATATÜRKÜN KURDUGU T.C OLARAK LAIK, HUKUI VE SOSYAL BIR DEVLETTIR. DEVLETIN DE DINI YOKTUR. SADECE MILLETININ OLABILIR.

  55. melisrib said

    Pardon gallenblase rumuzuyla giren bayan gözümden kacmis. Gercekten tüm dediklerine katiliyorum. Hicbir kendine saygisi olan onurlu ve de KORKUSUZ kadin Islamiyeti bugünkü durumuyla savunamaz ASLA. Arabistanda dahi buna karsi cikan nice yazar var ve yurtdisinda düsüncelerini acikliyorlar. Bu arada ben ne masonum, ne hiristiyan ne alevi ne sii nede yabanci uyrukluyum ..

  56. melisrib said

    HACC 16 – İşte biz onu (Kur’ân’ı) böylece, apaçık âyetler olarak indirdik. Şüphesiz Allah dilediğini doğru yola eriştirir.

    Kuran anlasilsin diye acikca yazilmistir deniyor. Yani anlasilmasi kolay. Aslinda farkli tercümeler okumaya gerek bile yok kendi dilinde okusan yeterli yani. Daha A, B demeye gerek yok. Herkez okusun ayrica Peygamberin hayatini da tarihsel olarak parallel okusun ANLASILMAYACAK HIC BIRSEY YOK. KURAN ZOR VE ENTELLEKTÜELL KESIM ICIN DE DEGIL, HERKES ICIN.

  57. eternaljustice said

    BE HEY DÜRZÜ

    ne ararsin tanri ile aramda!…
    sen kimsin ki orucumu sorarsin?
    hakikaten gözün yoksa haramda
    basi açiga niye türban sorarsin?

    raki, sarap içiyorsam sana ne.
    yoksa sana bir zararim, içerim.
    ikimiz de gelsek kildan köprüye,
    ben dürüstsem sarhosken de geçerim

    esir iken mümkün müdür ibadet?
    yatip kalkip atatürk’e dua et.
    senin gibi dürzülerin yüzünden,
    dininden de soguyacak bu millet

    isgaldeki hali sakin unutma.
    atatürk’e dil uzatma sebepsiz.
    sen anandan yine çikardin amma
    baban kimdi bilemezdin serefsiz.

    Neyzen Tevfİk

    şerefsiz arabın saçmalıklarına,
    vatan haini hamdolsuncunun dallamalıklarına
    salyalı fetoşun dötüne vurup çıkardığı vaazlarına
    birgün hesap sorar Kemal ATATüRK’ün cocukları

  58. seaw2323 said

    Değerli islamiyetgercekleri bu siteye islamiyet dinine mensup biri olarak bilgimi ve imanımı arttırmak için internette araştırma yaparken ulaştım.Linklerle ve örnek gösterilen adreslerde yaptığım araştırmalar ve yazılarınızdan aldığım bilgiler (bilgileri ayet ve hadisleri araştırdım sorguladım) ve diyanet.gov a sordugum sorular sonrası artık sayenizde müslüman değilim (başka bir din’ede mensup değilim)
    Sizlere yazılarınız ve bu saçmalıktan beni kurtardığınız için sonsuz teşekkür’ü borç bilirim. 27 yıllık yaşamımdaki enbüyük yanılgıdan beni kurtardınız.Diğer inanan arkadaşlara tavsiyem sadece bu site ile sınırlı kalmadan diğer siteleride araştırarak artık gerçeği bize acındırmayla ve türlü yalanlarla yutturulan bu oyunu anlamaları.Hz. Muhammed olarak tanıtılan kişinin islamiyetten önceki hayatını ve o dönemde mekkenin dini durumunu araştırmaları.Eminim o zaman muhammet nereden kurdu bu cümleleri daha iyi anlayacaklar.(sanıldığı gibi mekkeden dışarı çıkmayan biri değildir,ayrıca tevrat inanısınada yakındır (babasından dolayı) ilk emir oku olmasına rağmen asla okuma yazmada öğrenmemiştir.)Yapacağınız araştırma sonucu sizde sok olacaksınız gerçi ömerin yaptığı evlilikten sonra diyecek pekte bişi kalmıyor.(denildiği gibi peygambere yakınlaşmak içinse ”kendisine cennet müjdelenmişti zaten” kızla evli kaldığı 5-6 yılda 2 çocuğu olmazdı) Kısaca inanmak isteyene saygım sonsuz inancıNIZ gereği su cümleyi kuruyorum Allah Kabul Etsin… Ancak bana anlatılanlar artık mantıklı gelmiyor (tabi araştırınca)Tekrar Teşekkürler islamiyetgercekleri ….

  59. cesi123 said

    Her ne kadar katılımcısı sığ kalmış bir konu olsa da bir iki cümle ekleme gereği duydum. Burada amacım, yazarları yalanlamak değil meselelerin bakıldığı açılara göre farklı şekiller alabileceğini vurgulamaktır.

    Ümmü Gülsüm – Ömer evliliği ile ilgili olarak Antedeipan isimli yazarın referansı olan “alıntı” hikayeyi, “dönemsel ve mantıksal olarak” öncesi, oluşu ve sonrasında, parça parça irdelediğimizde böyle bir olayın uydurulmuş olma ihtimalinin yaşanmış olması ihtimalinden daha fazla olduğunu görürüz.

    Şayet Ali ve Ömer böyle hassas bir konuda gizli bir anlaşmaya varmışlarsa, aralarında geçen diyaloğunda gizli kalması gerekirdi, bir sır olarak tarihe karışmalıydı. Aralarında geliştirdikleri parola sistemini en ince ayrıntısına kadar bilen üçüncü bir kişi olamazdı, o halde kim nasıl bu “aba güzeldir” parolasından haberdar oldu? Diyelim ki bu parola sistemi yaşanmadı, hikayeye daha sonra monte edildi, o halde olayı ifşa edenin Ümmü Gülsüm’ den başkası olmaması gerekir. Öyle olsa bile bu paroladan haberdar olması yine imkansızdır. Başından geçen bu muayene olayını Ömer’i karalamak adına veya yaşının küçüklüğünden kaynaklanan tecrübe eksikliği ile çevresinden birilerine safça anlatması ihtimali üzerinde duracak isek bu kez dönemin sosyal şartlarını referans almalıyız. O dönemim toplumunun küçük yaşta kızlarla evlenmeyi ayıp karşılandığını varsayamayız. Bu tür bir evliliğin Ömer’e has olduğunu, benzerinin o tarihe dek görülmediğini düşünmek tarafsızlık ilkesi ile bağdaşmaz.(Ayrıca bu durumda Ömer bir ilki gerçekleştirmeye kalkmış olur ki bu hikayedeki niyetiyle tamamen ters düşer). Madem ki bu tür evlilikler görülmedik şey değildi, o halde yapılmış olanın yadırganacak çok az yönü kalır. ((Gününmüzde evlenilecek eşlerin hangi modern yöntemlerle kontrolden geçirildiği (özellikle batı toplumunu kastediyorum) göz önüne alındığında, 1400 yıl önce uygulanmış olanın çok sade kaldığını görürüz.)) Dönemin insanlarının evlenecekleri kızları seçerken kullandıkları yöntemler hakkında yeterli bilgi de verilmemiştir. İlkel şartlarda yetişmiş insanların ilkel bir toplumda yaşadıkları olayları irdelerken, olaydaki karekterlerin medrese mezunu gibi davranmamış olmalarını kınamakta “doğru düşünce” anlamında isabet görmemekteyim. Keza, dinler toplumların mükemmelleşmesini hedefler. Yeni bir dine ihtiyacı olmayan toplum zaten mükemmeldir. Elverişsiz zaman nedeniyle konu hakkında gereksiz gördüğüm birçok detayı ihmal ettim. Bu hiç değilse okuyucuyu sıkıntıdan kurtarır.

  60. ghrtyu said

    arkadaşlar kafam oldukça karışık neden her şey bunca karışık anlayamıyorum?dindar insanlar sizin bu iddialarınız karşısında size ne cevap veriyorlar acaba?siz burada yazdığınız şeyleri dindar sitelerde paylaşmayı denediniz mi?Allah ın Kuran da yemin etmesi olayı nedir bir açıklaması olmalı?bütün bunların bir açıklaması olmalıdır?peki size sormazlar mı koskoca ülkede bir akıllı siz misiniz diye?

  61. ghrtyu said

    Kuran cinsel iliskiyi her anlamda vurgulayan surelerle dolu. Ben Kurani dinime daha fazla yaklasmak, duyulan ön yargilari ortadan kaldirmak icin okudum. Arastirmaci ve korkusuz bir kisiligim vardir ama ümitle okudum. Bir okudum, bir sure de kafama sorular ilisti hadi canim yanlis anlamamisimdir dedim, okumaya devam ettim. Tekrar sacma gelen baska bir süre, hadi onuda görmezden geldim ama Ahzap süresine gelince dur ya olamaz dedim. Okudukca benim icin kutsalligini yitirmeye basladi. Basindan söylenenler sonunda gecersiz sayiliyor. Tarih düzenlemesi yok. Peygaberin savaslarini kadinlarini ve yasamindan dogan olaylarla paralel gökten nedense hemen sip diye gelivermis ve kendini kötü anlardan politik olarak kurtaran onca süre neredeyse hepsine yakini. Bu konuda kimseyi ikna etme cabam yok. Ben artik tam anlamiyla kendi adima eminim. Bir Allah Tanri inanisi var icimde hala ama Islamiyetin bugünkü zamanimiza uymasi iyin COOOOOK yol almasi gerekirki bu Filiz Hamin gibi düsünenler sayesinde asla olamaz. Kanunlarin, yaptirimlarin icinde hapis kalmis fikirdeki insanlar degisimi günah sayarlar. Mallesef. Islamiyet cagimiza asla uymuyor iste bundandir ki Müslüman ülkelerde sürekli dinciler arasinda dahi bir catisma var hem fikri hem tatbik

    ama müslümanların yanlışlıklar yapmaları (belki önemli olanlarının bile) islamiyetin yanlışı olarak algılanmamalı.ikisi farklı değil midir?

kara54 için bir cevap yazın Cevabı iptal et